Merhaba sevgili okurlar. Geçtiğimiz cumartesi sabahı gazeteye “Pazar Yazısı”nı yollamak için bilgisayarımı açtım. Gel gelelim internete giremedim. Firefox’tan başka hiçbir yazılım, tarayıcı ve program çalışmıyordu. Çaresiz gazeteye telefon ettim, karşıma çıkan Neriman hanıma Salı gününe, yani düne kadar yazı yollayamayacağımı bildirdim. Allahtan bazı yazılarımın konularını ve kaynaklarını oluşturmuş ve kaydetmiştim. İş bilgisayarıma zorunlu olarak format atmaya gelip dayanmıştı çünkü. Öte yandan format atmak kolay teslim olmak demekti. Bu düşünce aklıma üşüşünce durdum. Firefox çalıştığına göre bende internet erişimi vardı. İş bilgisayarımın tam kapasiteyle hangi hatadan dolayı internete giremediğini bulmaktaydı.
Bende bu konularda el yordamıyla iş gören kör gibiyim (bu sözle bir engelli gurubuna başka guruptan bir engelli olarak, sözün kısası sonuçta bir engelli sıfatıyla saygısızlık yapmak niyetinde değilim. O sözün ardı böyle geliyor). Biliyorum çok kişi bu durumda. Herkes bilgisayar ve internet konusunda tam donanımlı bilgiye sahip değil. Çok ayrıntı olduğu için temel özellikler dışında akılda pek bir şey kalmıyor. Birde geç yaşta bilgisayarla tanışınca bildikleriniz sınırlı kalıyor.
Olsun! Ben hatayı bulmaya niyetliyim, yetmez mi?
Konuşma ortam sağlayıcı ve aynı zamanda gazeteye yazı yolladığım mesenger adresimi bilmem kaç kez açtım. Bilmem kaç kez “onar” tuşuna bastım. Her seferinde 80048820 numaralı hata kodunu verdi durdu. “Onar” tuşuna basmadan öncede gelen durum gösterir listede proxi hatası ve anahtar bağlantı noktası sorunu yazıyordu. Firefox’tan bu kodu girdim. Aynı şekilde rapor gelince çözümü buldum (!). Proxi ayarımı değiştirmem gerekiyordu. Ama nasıl?
Dedim ya, el yordamıyla iş gören kör gibiyim; bir şeyleri hallederken garip bir korku duyuyorum. Google’a sorduğum soruya bir sitede cevap buldum. O cevaba göre yaptığım uygulamadan sonuç alamadım. Formatı atmadan koca bir gün ve geceyi çöpe attım. Bu sorunu formatsız halletme inadım nerdeyse bitmekteydi, bir kere daha mesenger adresimi açmaya karar verdim. DNS ayarlarımı otomatiğe çevirdim. Açılmayınca onara bastım, bir pencere açıldı. Orda proxi otomatik seçim işaretini kaldırmayı deneyeyim dedim. O işareti kaldırır kaldırmaz bağlı olduğum haber alarm programları bütün haşmetleriyle açıldılar. Bu internet bağlantım açıldı demekti.
Açılır açılmaz Beşiktaş’ımın Ordu’da Ordusporla güç belâ berabere kaldığını öğrendim. Anlaşılan “playof”ta kalsak bile şampiyon olma şansımız kalmadı. Oyuncu antrenör kavgasıda dillerde. Dert bu olsun dedim ve bu olayın üstünden bir silindirle geçtim gittim. Gelgelelim kavgacı olduğumuzu bir kere daha onaylayan bir haberle canım gene sıkıldı. Millet vekilleri eğitimde tartışılan 4+4+4=12 yıllık yeni eğitim yasası nedeniyle birbirlerine tekme tokat girişmişler. Peş peşe bu iki haberin ardından eskilerin internet, televizyon, hatta radyo bile yokken ne kadar mutlu yaşadıklarını düşündüm. O dünya bugünün çocuklarına masal gibi gelir. Benim uğraştığım konu ve dünyanın bilgiye verdiği değerle gelinen noktaya rağmen bizde hâlâ işler el yordamıyla görülüyor. Tıpkı benim el yordamıyla iş görmem gibi.. akla baş vurup bir orta yol bulma yerine rakibini yok etmeye yönelik anlayışla bundan başka ne beklenebilir ki.. iktidar ve muhalefet birbirinden farklı değil. Kimse bu ayıbı üstünden atmaya kalkarak diğerini karalamasın. Artık kimse kanmıyor.
Neden bu bir birine ille format atma telaşı, anlamış değilim. Format atmadan da sorun çözülür.
Sevgili okurlar, bu yazı kim sorarsa sizlerden ayrı kalmamın nedenini açıklama ve merhaba yazısı olacaktı. Bu format merakımız beni öldürecek.
Yazışma Adresim: www.goleaydin@hotmail.com
Bütün yazılarım...: http://hayatintatlarivehayatindusundurdukler.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder