16 Aralık 2009 Çarşamba

SAKLI HAZİNE; SAĞLIK


ÇİZGİ-YORUM COŞKUN GÖLE





         İnsan, sağlığında elindeki hazinenin değerini bilmek şöyle dursun, sahip olduğu hazinenin farkında bile değildir. Kaybettiği zaman fark eder ama geriye dönüş ne yazık ki yoktur artık. Ya yeni duruma alışıp hayata öyle devam edecektir, yada sürekli sağlıklı günlerini anarak kendine acıyacaktır.

         Böyle bir tanıdığım engelli bayan vardı. Kendisiyle hiçbir şekilde anlaşamazdım. Trafik kazasıyla bir ayağını diz altından kaybetmiş, bir elide tutmaz olmuştu. Protez ayağını kullanamadı. Tek ayakla zıplaya zıplaya gitmeye çalışırdı. Çocukların yürüteçlerinin açık bir türü olan engelli yürütecini (wolker) kullanmayı bile istemiyordu. Bir keresinde “engelli olmayı kendime yakıştıramıyorum, içime sindiremiyorum” demişti. “Kim sindirebilir ki” dedim. “Biz de sindiremiyoruz, ama toplumla ve kendimizle kavgalı değiliz. Hatta hastalığımızı kabul edip, kendimizi dert edinmemeyi öğrendik. Kendinizle barışın, göreceksiniz hayat daha kolaylaşacak.” Dinledi mi? Hayır canım, ne dinlemesi.. O bildiğini okudu.

         Öyle içki ve sigara içiyordu ki sonunda kesik ayağını kalçaya yakın yerden bir kere daha kestiler. Yetmedi ikinci ayağını da aynı hizadan aldılar. Artık kucakta taşınıyor. Biraz hali vakti yerinde olan babasının sayesinde (ki o da kızının müsrifliğinden bıkarak eskisi gibi para göndermiyormuş) şoförler ve yardımcılarla gezmeye devam ediyor. Hayata tutunmayı hiç düşünmeyen biriydi. Her şeye boş vermiş, kendini en olmaz eğlencelere vermişti. İki oğlu bu yüzden annelerini terk etmişlerdi. Şımarık ve hoppa gençliğine büyük özlem duyuyordu.

          Öte yandan 36 yıllık dostum Faruk, askerlikten, talimlerde silah atışlarından çıkan seslerin etkisiyle kulak çınlaması edinerek gelmişti. Çıktığı doktorlar “bu durum astık senin yapışık ikizin, ondan kurtulman mümkün değil, alışmaya ve unutmaya bak” demişlerdi. Uzun yıllar gece sessizliği onun için işkence oldu. Çünkü sessizlikte kulağının içindeki çınlamayı daha çok duyuyor ve bu yüzden uyuyamıyordu. Alt tarafı bir çınlama demeyin, o çınlamayla bütün dengeniz bozulur. Her şey birbirine bağlı. Bir eksiklik, yada bir fazlalık diğer organları da etkiler. Eski doğal hayatınızı yaşayamaz olursunuz.
     

         İki ay kadar önce gazetenin birinde bir haber okumuştum. Haberi atmadım, bilgisayarıma kaydettim. Bu gün tam sırası, onu sizle paylaşmak istiyorum. Haber şöyleydi:

         “Doktorların yanlış teşhisi sonucu beyin kanaması geçiren ve hafızası 10 dakikaya inen kadına 4 milyon sterlin (yaklaşık 10 milyon lira) tazminat ödenecek.

         İngiltere’nin kuzey doğusunda bulunan Durham’da yaşayan Cristina Malcolm 2002’de baş ağrısı şikâyetiyle hastaneye gitti. Burada baş ağrısına bir virüsün neden olduğu yönünde yanlış bir teşhis konulan kadın ciddi bir beyin kanaması geçirdi. Geçirdiği ikinci beyin kanamasının ardından yaşama döndürülebilmesi için ameliyata alınan kadının beyninden yarım litre kan alındı. Ağır kanamalar beyinde kalıcı hasara sebep olurken talihsiz kadın 10 dakikadan daha fazla hiçbir şeyi aklında tutamayacak duruma geldi.

         Her şeyi defalarca söylüyor



         Eşi Sandy Malcolm, yaşamlarının bir hayli zorlaştığını söylerken karısına babasının öldüğünü 3 gün içinde 10-15 kere söylemek zorunda kaldığını ve her duyduğunda eşinin aynı derecede üzüldüğünü görmenin kendisi için çok zor olduğunu söyledi. Çocuk sahibi olma hayallerinden de vazgeçtiklerini söyleyen Sandy Malcolm, karısının tedavi gördüğü iki farklı hastaneye ve yanlış teşhisi koyan doktora açtığı tazminat davasını kazandı. Hastane personeli ve doktor, Malcolm çiftinden özür diledi.                      
     

         Hasta yakınları için en üzücü durum hafıza kaybı olsa gerek. Yaşlılıkla gelen bunama da böyle değil mi? Sorulara cevap vermekten yorgun düşersiniz. Hastaya çok üzülürsünüz, hele hasta olan çok sevdiğiniz kişi ise..  Ama ne olursa olsun hastayla birlikte sizde tükenirsiniz. Bir yanlış teşhis veya yanlış tedavi sonucu yakınınız kötürüm kaldıysa öfkenizin bile önemi kalmaz, çünkü ortadaki durumu düzeltmeniz size düşmektedir. Bunun karşılığında alınacak yüklü bir tazminat belki bazı sorunları çözer. Fakat bir insan önemli bir özelliğini kaybettiği için, eksik insan olmaktan kurtulamaz ki.

         Sözün kısası dostlar sağlık paha biçilmez ve saklı bir hazinedir. Değerini bilmemiz, onu çarçur etmememiz gerekir.

  
Yazışma Adresim: www.goleaydin@hotmail.com

Yayın Tarihi: 16.12.09

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder