Her dönem kendine özgü gelir kapılarını açar. Savaş gibi
olağandışı durumda bile kimilerine imkânlar doğar. Fırsatçılar teknolojik
gelişme, siyasi değişim, toplumsal felaketler gibi akla gelen gelmeyen her
durumdan yararlanmaya çalışır. Tek kanallı televizyon döneminde ünlü Alman
tiyatro kuramcısı ve oyun yazarı Bertold Brecht’in “Cesaret Ana” adlı tiyatro oyununu
seyretmiştim. Bu oyun savaştan fırsatlar yaratıp para için her türlü riske atılan bir kadını ve onun gene aç
gözlülüğü sonucu kaybettiği çocuklarını anlatan oyundu. Oyundaki dilsiz kızın
insanları uyarmak için kendisini feda etmesi vurucudur. Ama kimse bu
uyarmalardan etkilenmez. Cesaret ananın zamanla tek derdi savaşın bitmemesi
olur. Yitirilen canlar para kazanamamaktan daha büyük önem taşımaz onun için.
Belki
ters bir benzetme olacak ama bugün beslenmeden haberleşmeye kadar bir çok konuda
hayati tehlike içermesine rağmen, bunu önemsemeyip kazancına bakanların o
tiyatro oyunundaki “Cesaret Ana”dan ne farkı var?
Deprem
yaşamış bir kentiz. 1999 depreminde evleri hasar görenlerin çatlak patlakları
sıvayarak kapattıklarını ve kendilerinin oturmaya korktukları bu evlerini
kiraladıklarını çok gördük. Bunlarında “Cesaret Ana”dan farkları yoktu elbette.
Arsalarına,
apartmanlarına GSM şirketlerinin vericilerini (baz istasyonunu) kondurup
buradan gelir elde edenlerinde bir farkı olamaz. Fırsatçıdırlar, topluma kanser
olma riskini yaşattıkları için de günah işlemektedirler.
Fark ettiyseniz GSM şirketleri arsalara yerleştirdikleri vericilerin
yaydığı radyasyonla kanser riski taşıması nedeniyle toplumdan gördüğü tepkiden
çekinerek şekil değiştirdiler. Şimdi çevrenin yüksek binalarına baca görünümlü
vericiler konduruyorlar. Mahallemizin Akıncı Sokağının Aziziye Camiine gidiş
istikametinde bir arsada oldukça heybetli bir verici var. Ortasından ikiye
bölünerek Akıncılar Mahallesiyle Çukurahmediye Mahallesin paylaştığı Ekici
sokağında bir bina üstünede baca görünümlü verici kondu. İki vericinin
arasındaki mesafe, kuş uçuşu 100
metre. Öteden beri ilkini yerinden oynatamayan
mahalleli, ikinci vericiyle karşılaşınca ne yapacağını şaşırmıştı. Binasına
baca görünümlü verici konduran kişi aylık başlangıç yılı olan 2011 fiyatlarına
göre 6.000 lira gelirle mahalle sakinlerinin hayatını riske atmaktaydı. Durum
olduğu gibi devam ediyor.
Benzeri durumlara
ülkemizin her yerinde karşılaşılıyor. Buna ilişkin bir haber şöyleydi:
“Merkez Meram İlçesi Dedekorkut Mahallesi halkı, 2 katlı bir
apartmanın çatısındaki bacada kapı olduğunu ve duman çıkmadığını fark
etti. Durumdan şüphelenen mahalle sakini durumu Meram Belediyesi’ne bildirdi.
İhbar üzerine belediyenin Yapı Kontrol Müdürlüğü ekipleri, olay yerine gittiklerinde
baca görünümü verilen yapının içinde bir ‘GSM’ şirketine ait baz istasyonunun
olduğunu saptadı. Ekipler bunun üzerine, baca görünümlü baz istasyonunu
mühürledi. Ardından Meram Belediyesi, ruhsatsız inşaat yaparak, imar
kirliliğine neden olunduğu iddiası üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı’na bina
sahibi ve GSM şirketi hakkında şikâyette bulundu.
Meram Belediyesi
yetkilileri, baz istasyonlarının baca, tabela, güneş enerjisi sistemleri, klima
ve reklam panosuyla da kamufle edilebildiğini belirterek, 5 bin 237 sayılı Türk
Ceza Kanunu’nun 184/1 maddesi gereğince de, ‘Yapı ruhsatı alınmadan veya
ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan 5 yıla kadar
cezalandırılır’ hükmünün yer aldığını hatırlattı.”
İlimiz, ilçelerimiz ve beldelerimizin yetkilileri bana
kalırsa bu konuya acil çözüm getirmelidirler. Çünkü bunun sonu toplum sağlığına
dayanıyor. Halkımız sağlığından olurken bunundan nemalananlar devleti
soyarcasına kazanç elde ediyorlar. Ülkemizde ticaretin deli cesareti vardır.
Tıpkı cesaret ana gibi. Bu nedenle baz istasyonlarında şimdiye kadar süren Çözümsüzlük durumunda hem GSM vericileri, hem de
bina veya arsa sahipleri; halktan çok can almış olacaklardır. İlerde olabilecek
can kayıplarının önüne geçmenizi önemle vurgulayarak beklediğimizi belirtmek
istiyorum.
Biliyorum, şikâyetlerim bitmiyor. Ama BACA GÖRÜNÜMLÜ
vericilere lütfen dikkat
Yayın Tarihi: 03.12.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder