31 Temmuz 2015 Cuma

ÖFKE VE SALDIRGANLIK 2

Ağzından çıkanı kulağı duymamak diye bir deyimimiz var. Öfkelerimizi tutamamak üzerine, boş boğazlık üzerine söylenmiş deyimdir bu deyim. Hayatımızın her evresinde karşılaştığımız böyle kişi veya kişiler var. Zamanımızdan örneklerle işi tehlikeli boyuta getirmemek için geçmişten ve bugün daha önemsiz duruma düşen futbolcu Emre Belözoğlu üstünden bu durumu anlatmayı seçtiğim yazı dizimize devam ediyorum.

Öfkenin abidesi baş mimarımız 1. Emre Bey kendisini eleştirenlere karşı “Türk futbolunda benim kariyerimde bir oyuncu olduğunu da düşünmüyorum. Rıdvan Dilmen dahil kimsenin, bana çantamı toplamam gerektiğini söyleyebileceğine inanmıyorum. (...)” dedi ya pişkinliğin, aymazlığın bu kadarına pes denir artık. Bununla ilgili yazdıklarımı okudunuz. Bu yazıda Emre’nin Trabzonsporlu oyuncu Didier Zokora’ya “pis zenci” demesi üzerine köşe yazarlarının yazılarına yer vereceğim.

Hıncal Uluç böyle oyuncuları denetlemeyen, aksine payeler veren yönetim ve hocalara karşı çıkmıştı. Oysa 1. Emre Bey’imiz hocaları ve yöneticileri tarafından tedavi görmesi için ilgili yerlere ve yetkili kişilere gönderilmeliydi demiş ve herkesin bu konuda sorumlu olduğunu vurgulamıştı

HINCAL ULUÇ

“Süper Final’e Fenerbahçe, Trabzon galibiyetiyle başladı ancak Emre’nin, Zokora’ya söylediği ırkçı sözler gündeme bomba gibi düştü.
Avrupa’da olsaydı Emre’nin futbol hayatı bitmişti.  Şimdi de ona Avrupa yollarının kapandığını düşünüyorum.
Fenerbahçe’nin bu sene sonunda anlaşma yapmayacağı neredeyse kesin...

Bu sene boyunca Emre diyelim; 25 maç oynadı. En az 15’inde kırmızı kart görmesi lazımdı. Emre sarı bile görmeden sahadan çıktı.
Fenerbahçe yönetimi onun ne halde olduğunu görüyor. Bu Emre’nin tek başına hakkından geleceği bir şey değil. Emre’nin psikolojik, profesyonel yardıma ihtiyacı var. Dünyada ‘öfke kontrolü’ diye bir tedavi var. Fenerbahçe yönetimi tam tersine Emre’nin arkasında durdu! Kulağını çekeceğine, tedavi ettireceğine... Sonunda bu hale getirdiler.
O lafı ettiği için Emre’nin, Zokora’dan daha üzgün olduğunu biliyorum. 

Cezayı verecekler ama ceza Emre’yi kurtarmaz. Emre’nin tedaviye ihtiyacı var.
Emre’den sorumlu olanları ben saymaya kalkarsam bitmez! Fatih Terim hocam dahil!.. Tedavisi gereken adamı milli takım kaptanı yaptı, gençlerin önüne ‘örnek’ diye koydu. ‘İşte buna benzeyin arkadaşlar, bakın bu üstün vasıfları dolayısı ile milli takım kaptanlığına layık görülmüştür.’ Türk Milli Takımı, Emre’nin arkasından çıktı!
Kızdığı anda, ‘F..king nigger’ diyebilecek bir adamı kaptan yaptık biz ve başımıza neler geldi! Milli maçlar da dahil...
Onun için federasyon da kabahatli, Fenerbahçe de kabahatli, hocaları da kabahatli, Türk spor medyası da kabahatli!..
Emre şu anda kurbanlık koyun; kesin kafasını!..”

Ahmet Hakan bizde ırkçılığın olmadığı sözüne takmıştı. Gösterdiği gerekçeler çok sağlam. Bu gerekçelere bakarsanız çok haklıydı. Bizde olmayan bir şey üstüne kesin hüküm vermek adetide vardır. Bu hükümlerin ne kadar tutarsız olduklarını söylemeye bile gerek yok!

AHMET HAKAN

“ -Pis zenci- meselesi

FUTBOLCU Emre Belözoğlu’nun Trabzonspor’un Fildişi Sahili vatandaşı futbolcusu Didier Zokora’ya -pis zenci- dediği iddia ediliyor.
Aslında İngilizce daha ağır bir ifade kullanmış ama bizim basın o ifadeyi “pis zenci”olarak yansıtmayı tercih ediyor.
Neyse... 
Emre Belözoğlu böyle bir şey yapmış mıdır?
Bilmiyorum.
“Günahı boynuna” deyip geçelim.
Ama “Türkler Afrika kökenli insanları çok sever” diye bir klişe var ya...
İşte bu klişeyi geçmeyelim.


DEVAM EDECEK



Yayın Tarihi: 27.07.2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder