31 Mayıs 2015 Pazar

HAYATLA HAYAL ARASINDA “T” VE “L FARKI VARDIR


Doğumdan ölüme kadar geçen ve çeşitli süreçler içeren toplam zamana hayat diyoruz. Türkçemizde bir diğer adıda ömürdür. Hayat yaşanan süreçlerde var olma hali. İnsanoğlunun  bu süreci bir çok canlıya göre hayli uzun sayılabilirken, başka bir çok canlıya görede oldukça kısa olduğu söylenebilir. Evrenin varlığıyla kıyaslanırsa tek tek bireyin hayat süresinin adı geçmez bile. Canlılar içinde bunu bilen sadece insanoğludur. Hem hayat süresini uzatmak, hem hayatın ulaşılabilir güzelliğini arttırmak bu yüzden tek çabasıdır. Bugün 50 senesine öncesine göre hem süre, hem kalite yönünden hayatı geliştirici oldukça mesafe alınmıştır.

Gıda üretimindeki çeşitlilik ve miktar artışı ile, sağlık konusunda atılan dev adımların etkisi reddedilemez. Üstüne devletlerin sosyal politikalarını da eklemek gerek.

Öyle yada böyle bir hayat var elimizde. Buna hangi yönden kimin katkısı olduğu, gelişimine hangi olayların yol açtığı konusu sosyal bilimcilerle tarihçileri ilgilendirir. Bizim yapacağımız, yaşadığımız süreçlerde hayatı nasıl algıladığımızdır?

Hayat deyipte geçmeyin. Kelimenin içerdiği anlamlar bile onun büyüklüğünü göstermeye yeter.

1. anlamı: Yaşam, dirim.
2. anlamı: Başlarken dediğimiz gibi, “Doğumdan ölüme kadar geçen süre, ömür.” 
3. anlamı: Hayat biçimi, içinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı 
4. anlamı: Meslek ve durum 
5. anlamı: Geçim şartlarının bütünü 
6. anlamı: Canlılığı gösteren hareket, kaynaşma 
7. anlamı: Yazgı, kader 
8. anlamı: Canlı varlık; yaşamayı sağlayan şartların bütünü 
9. anlamı: Bir kimsenin tarihî biyografisi, hayat öyküsü, hayat hikâyesi

Bütün bunlar ayrı ayrı anlamlar taşısa da, düğüm noktası herkesi içine almasıdır. Bu 9 maddenin 9 tanesine sahip olmayan yoktur. Nasıl olsun ki?

Herkes bir takım süreçlerden geçerken bedensel varlığıyla (yer yüzü bir boşlukta gezdiğine ve o boşluğa uzay dediğimize göre) uzayda yer kapladığından dolayı
* Kelimenin 1. anlamındaki gibi diri olarak hayatın içindedir.
* Kelimenin 2. anlamında belirtildiği gibi “Doğduğu andan itibaren başlayan bu süreç ölümüyle son bulacaktır (Ölüm sonrası hayat bu yazının konusu değildir. Onun için sınırlı süreçlerden söz ediyoruz.).
* Kelimenin 3. anlamına göre herkes hayatın bir biçimiyle karşı karşıyadır. O biçimi veren bulunduğu sosyal çevredir. Köyde yada kentte olmak, gece hayatına tutkun olmak gibi..
* Kelimenin 4. anlamı günlük ihtiyaçları kazanmak için edinilen bir mesleğin kendine özgü bir hayat biçimini anlatıyor. Belki nüfusun tamamı değil ama çok büyük kısmı hayatın bu biçimiyle iç içedir.   
* Kelimenin 5. anlamındaki seçilen meslekle, yapılan işle geçinebilme veya geçinememeye bağlı olarak gelişen hayat biçiminden etkilenilmediğini düşünebilir misiniz? Ortaya çıkan toplumsal çelişkiler ve kavgalar tamamen buna bağlıdır.
* Kelimenin 6. anlamının verdiği mesaj, varlığın sürdürülebilmesi, sürdürülürken ortaya çıkan ışık ve enerjidir. Öyle yerler vardır ki toplumsal coşkuyu duyarsınız, öyle yerler vardır ki, sessiz ve sakindir.
* Kelimenin 7. anlamı yazgı dediğimiz kaderi anlatır. Örnek verecek olursak hayat kimilerini kavuşturmaz. Kimilerine istediği şeyleri verir. Kimileri çok şanslı olabilir. Bunlardan biriyle olsun kaderini yaşamayan yoktur.
* Kelimenin 8. anlamı canlı varlık olduğunu belirten yaşamayı sağlayan şartların (oksijen, su, toprak v.s) hepsini anlatır.
Ve “hayat” kelimesinin son anlamına geldik.
 * Kelimenin 9. anlamı bitmiş bir hayatın hikâyesidir ki, bu ömrü tamamlanmış herkesin bir hikâyesinin olduğunu gösterir.

Yukarıda dediğim gibi değişik dokuz anlamıyla bu dokuz maddeye herkes sahiptir. Hayatı güzelleştiren ve onu çekici kılan bu maddelerin herkese farklı miktarda ve farklı düzeyde gelmesidir.

Hayatla yan yana, yada hayatla iç içe  giden bütün bunlardan üreyen  bazen geçmişe götüren bazen da geleceği kurgulayan hayaldir. Zihinde tasarlanır, canlandırılır ve gerçekleşmesi özlenir. Yerine göre düş, kimi zaman imge, bazanda hülya adlarıyla dilimizde yer bulan hayal içte çiçekler açan umutla kardeştir.

Kimin geçmişe ait bir hayali gözlerinde canlanmaz ki? Kim geçmişin hayaliyle derinden bir ah etmez? Kim gelecekte olmasını istediği şeyleri tasarlamaz ve bunu gözlerinde canlandırmaz? Gözlerde canlanan hayalin gerçekleşmesini herkes umar, yani umut eder. Hayalin umutla birleştiği yerde hayatın tadı katmerlenir.

Fakaat!...  

“Hayat”la “hayal” arasında iki harflik fark vardır “T” ve “L”. Yani TL. Bu ikisi size ne anlatıyor?


Yayın Tarihi: 04.05.2015 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder