Yalan insanın baş vurduğu, durumu ve kendini kurtarmak yada
daha üst aşamalara geçmek için söylenen sözlerdir. Kısaca söylemek gerekirse
yalan gerçeği çarpıtmaktır. Kadın erkek, yaşlı genç ve çoluk çocuk olmak üzere
cins ve yaş farklılığı ne olursa olsun her insan, allama pullama veya karalama
çabasının içine girer. Bu çabanın elbette bir amacı, bir anlamı vardır. Başlarken
dediğimiz şeyi açalım. İnsan toplumsal ilişkilerde bulunduğu diğer insanlara
karşı daha iyi görünmek, daha çok sevilmek, daha çok saygınlık (itibar)
kazanmak ve buna bağlı olarak saygı
görmek için yapılan “gerçek kişiliği” ruhen, zihnen ve bedenen “çarpıtma ve
farklılaştırma” eylemidir.
İnsanın düşünceleri, duyguları, dürtüleri insana ilk biçimi
verir. Bu ilk biçimleniş hâli (tavır, eda, davranış) doğal hâldir. İlk
biçimlenişin ortaya çıkardığı doğal hâl, toplumsal hayatın düşünce ve davranış
kalıplarıyla kimi zaman ve kimi yerde sık sık, kimi zaman ve kimi yerde de ara
sıra çelişir. Çelişkiler arttığı oranda kimi insanlar doğal hâlden çok farklı
bir kişiliğe bürünme zorunluluğu duyarlar. Bunun sonucunda çelişkileri ortadan
kaldırma telaşına düşerler. Bu telaştan doğan yalan aslında (gerçekle sanalın,
umulanla bulunanın sonucunda oluşan) çelişkiyle çarpışmaktır.
Çelişkiler öyle durduk yerde insan istemeden doğmaz. Çelişkiler
insanın dürtülerinin ego tatmin yönünde ısrarcı olmasıyla doğar. Nedir bu
dürtüler? Başta andığımız, daha sonra bunu toplum tarafından beğenilmek, takdir
edilmek, sevilmek olarak açıkladıklarımıza ek olarak rahat ve sıkıntısız
yaşamak diyebiliriz. Yaşamak konusunun da kendi içinde bir açılımı var; daha
çok giymek, daha çok yemek, daha çok gezmek.
Her insan bütün bunları hak ediyor mu? Hak eden çok küçük
bir azınlıktır. İnsan tüm eksikleriyle, tüm yanlışlarıyla, tüm kompleksleriyle
dürtülerine yenilip hak etmediği hayatı talep edince ortaya çelişki çıkıyor.
Durum böyle olunca toplumsal varlık olan insan toplumdaki görünümünü
makyajlamaya bakıyor. Buna reklâmcılar imaj dediler. Bir reklâmda kullanılan
slogan günümüz insanının durumunu özetliyor bence.
“Susuzluk hiçbir şey, ama imaj her şey”.
Yani olduğun gibi görünme, yani hep abart. İsteklerini
abart, elindekileri abart. Çünkü sen en iyi, en güzel, en mükemmelsin.
Yalanı bu kadar az incelemek ve anlatmak yetmez elbette.
Nedenlerine çok az değinip geçtik. Şimdi gelelim “TÜRK YALANLARI”na. Türk
yalanı mı olurmuş demeyin. Alt kültür seviyesinde insanlarca başlamış olan bu
tür konuşma biçiminin toplum geneline yayıldığını söyleyebiliriz. Çoğunu günlük
hayatta çoğumuz farkına varmadan kullanıyoruz.
1) Dünya ahret bacımsın.
2) Kuran çarpsın bu son sigaram.
3) Bütün kadınlar güzeldir.
4) Seni düşünmekten bütün gece gözüme uyku girmedi.
5) Sen bide beni gençliğimde görecektin.
6) Bu aldığım en güzel hediyeydi.
7) Ben almayım rejimdeyim.
8) O elimizde tek kaldı başka yok.
9) Cenazemiz vardı gelemedim.
10) Bana yan bakacak adam daha anasından doğmadı.
11) Evi boşaltın Almanya’dan oğlum geliyor.
12) Formu doldurun biz sizi ararız.
13) Biz sadece arkadaşız.
2) Kuran çarpsın bu son sigaram.
3) Bütün kadınlar güzeldir.
4) Seni düşünmekten bütün gece gözüme uyku girmedi.
5) Sen bide beni gençliğimde görecektin.
6) Bu aldığım en güzel hediyeydi.
7) Ben almayım rejimdeyim.
8) O elimizde tek kaldı başka yok.
9) Cenazemiz vardı gelemedim.
10) Bana yan bakacak adam daha anasından doğmadı.
11) Evi boşaltın Almanya’dan oğlum geliyor.
12) Formu doldurun biz sizi ararız.
13) Biz sadece arkadaşız.
Şu 13 yalandan
hangisini şimdiye kadar söylemediniz? Bu yurdun her meslekten, her cinsten, her
yaştan insanı sıkıştıkça bunlar gibi kim bilir daha ne yalanlar uydurmuştur. Bir
çoğu masum yalanlar gibi durur ama kazıdıkça altından ne anlamlar çıkacağı hiç
belli olmaz.
Ne demiştik? “Yalan, çelişkiyle çarpışmaktır” demiştik değil
mi? Bu çarpışmayı göze alamayan, veya sonuçlarının bu çarpışmaya değmeyeceğini
düşünen, yada işin en başından itibaren bu yola hiç sapmayan kendisiyle,
toplumla ve doğayla barışık insan ilk biçimleniş hâli olan doğal hâliyle
kalarak yalandan uzak durur. Çünkü yalan bütün kötülüklerin anasıdır.
Yazışma Adresim: www.goleaydin@hotmail.com
Gazete Adresimiz: www.anadolumedyagrup.com
Bütün yazılarım...: http://hayatintatlarivehayatindusundurdukler.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder