28 Eylül 2012 Cuma

HİÇBİR ŞEY OLANLARI GİZLEME ARACI OLMAMALI 1


Necati Doğru ustamız yazmıştı: Din böyle afyonlaştırılıyor diye. Ona geçmeden önce hızla sürüklendiğimiz girdabı başka türlü gizlemek mümkün olamazdı demek istiyorum. Gerçektende hızla sürüklendiğimiz girdap bizi yutacak kadar büyük bir girdap ve ordan kurtulmaya nefesimiz yeter mi kim bilebilir? Daha önce Irak’ta yaşananlar, bizim için sonuçları yönünden farklı olmayacak bir biçimde Suriye’de yaşanıyor. Arada birde adına “Arap Baharı” denen Tunus, Mısır ve Libya krizleri yaşandı. Sorarsanız halk uyanmıştı, artık oralarada demokrasi geliyordu.  

Kaddafi’den barış ödülü alan başbakanımızın Nato eliyle Libya muhaliflerini iktidara taşıma ve petrolünü yağmalama harekâtına önce karşı çıkıp “Nato’nun orda ne işi var?” dedikten sonra, daha önce Libya devletiyle yapılmış 15 milyar dolarlık anlaşmaları hatırlatan müttefiklerin, Kaddafi sonrasında bu anlaşmaların askıya alınabileceğini söylemeleri üzerine muhaliflere 300 milyon dolar yardım ederek harekâtı desteklediğini hatırlıyorsunuz değil mi? Kıbrıs barış harekâtında uçaklarımız uçsun, gemilerimiz yüzsün diye bedava petrol, bedava benzin vererek bizi destekleyen Libya lideri Muammer Kaddafi BM’den çıkartılan acele bir kararla Nato şemsiyeli İtalyan, Fransız ve Amerikan askeri gücüyle devrilmiş, saklandığı kanalizasyon şebekesinde bulunup linç edilmiş, böylelikle onun linç edilmesine neden olmuştuk.

Sırada Beşar Esad var. Onunlada “komşularla sıfır sorun” adı altında çok samimi görüntüler çizmiştik. Hatta batılı ülkelerin tepkisini çekeriz endişesiyle Beşar Esad’ın iki ülkenin birleşmesi yönündeki teklifini erken bulmuştuk. Nerden nereye... şimdi Esad’ın diktatör olduğu, halkına zulmettiği söyleniyor. Oysa gizlenen kürt devletini kurma girişimidir. Suriye olayıda bunun bir parçasıdır, bu yüzden tıpkı Irak gibi Suriye’ninde kuzeyi Suriye’den koparılmalıdır. Bütün gürültü bunun için çıkıyor. İran işin ucunun sonunda kendisinede dokunacağını bildiği için Suriye’ye sahip çıkıyor. Rusya’da kendini tekrar büyük güç olma konusunda bu olayla sınayarak BM kararlarını veto ediyor. İyiden iyiye güç olmaya başlayan Çin’de Rusya’yla birlikte hareket ediyor. Orta doğuda çok denklemli politikalar uygulanıyor. Sonucun nerelere varacağını tahmin etmek pek kolay değil. Gün geçtikçe ülkemizin giderek daha zorlu sürece gireceği görülüyor.   

Böyle bir durumda ülkemizde yapılanlar neler, merak etmez misiniz? Necati Doğru’nun yazdıkları bu soruya cevap niteliğinde.

“Din işte böyle afyonlaşıyor
Nesiller dindar yetişsin.
Meslekler varsın işsiz olsun.
İşte din böyle afyonlaşıyor.”

Olur mu öyle şey, din nasıl afyonlaşır? Bakın nasıl afyonlaşır? Necati Doğru usta köşesinde bir araştırmanın sonuçlarını liste halinde yayınlamış. O listede kimler işsiz görünce, toplumsal
yapı daha iyi anlaşılıyor. İşte o liste.

*

“Araştırma sonuçlarını yazıyorum.
Türkiye’deki şu tabloya bakın:
Fen fakültesi mezunları işsiz.
Matematik mezunları işsiz.
Kimya mühendisleri işsiz.
Su ürünleri mühendisleri işsiz.
Biyoloji mezunları işsiz.
Ziraat mühendisleri işsiz.
Eczacılık mezunları işsiz.
Orman mühendisleri işsiz.
Veterinerler işsiz.
Öğretmenler işsiz.
İktisat mezunları işsiz.
Gazetecilik mezunları işsiz.
Bir tek imamlar işsiz değil.”

*

Peki bu işsizler ne yapıyor? İşe girme konusunda yeterince gayret göstermiyorlar mı? Göstermez olurlar mı? Gösteriyorlar elbette. Hepsinin hedefi tek! Gene Necati Doğrunun
yazdıklarından okuyoruz.


DEVAM EDECEK



Yazışma Adresim: www.goleaydin@hotmail.com
Gazete Adresimiz: www.anadolumedyagrup.com

Yayın Tarihi: 05.09.2012 
  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder