Merhaba
sevgili okurlar. Bugün “ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz” sözüne uyarak
şiirlere daha çok yer vermek istiyorum. Geçen hafta nevrozlarıyla boğuşan bayan
Che’den söz etmiştim ya, bu haftada ona yazılmış Şiirleri sunmaya devam
ediyorum. Her birinden gidişatı anlayacaksınız. Onun için fazla söze gerek yok
bence!
...
40
Fırtınaya yakalandım açık denizlerde
Sığınacak liman arayan
şehir gibi ışıl ışıl gemiyim
Bana yol gösterecek
deniz fenerleri nerde
Çok korktum, bir anne gibi sar beni,
güvenle koynuna gireyim
Sevgin deniz fenerimdir
Hem ışık saç bana, hem kollarını aç
Fırtınadan kurtar beni
Aydın Göle
27.01.2001
*
41
Nedir aradığım, bulduğum nedir
Günler geçerken hızla
Bende kalan nedir
ben, ben olduğumu sanırken
Yitirdiğim kimdir
Sessiz çığlığım saklı soluğumda
Bir boşluğa gider
Arayın, uzayda bir yerdedir
Yetişemiyorum düşüncemin hızına
Seçemiyorum arttıkça artan
Düşüncelerimi
Kim yetişir bu hıza,
kim yakalar
tavşan gibi doğurgandırlar üstelik
Ellerime şaşırıyorum
Hala inatla nasıl sadık
Korkuyorum ellerimden
İttifak olursa düşüncelerimle
Ayaklarım benden kaçmaya güçsüz
Yastığım beni uyutmuyor artık
Yorganım dünden soğuk
Nedir aradığım, bulduğum nedir
Aydın Göle
28.01.2001
28.01.2001
*
42
Akvaryumda balıkmıyım
Gözlerimde perde
Çığlık çığlık sessizlik
(kulağım duymaz)
Tıkıldı boğazıma
Hayat için oksijen lazım
Lazım da
Yeşili yitik ormanım Adapazarı’nda
Adım orman!
Zor mu arayıp sorman?
Aydın Göle
10.04.2001
Akvaryumda balıkmıyım
Gözlerimde perde
Çığlık çığlık sessizlik
(kulağım duymaz)
Tıkıldı boğazıma
Hayat için oksijen lazım
Lazım da
Yeşili yitik ormanım Adapazarı’nda
Adım orman!
Zor mu arayıp sorman?
Aydın Göle
10.04.2001
*
KORKULARINI BİÇİMLENDİRİRDİ
Omzunda beyaz farenin
bıyıkları ürkekti
titriyordu hiç durmadan
hiç durmadan iki omuzu arasında
koşuyordu, bitmeyecek
uzun bir yolculukta
Beni korkutan gözleri
Sözleri anlamını yitirmişti çoktan
Hiç yoktan kıyabilirdi canına
Gözleri kararlı dinginlikte
Gözleri ısırır gibi iz bırakır üzerinizde
Uzaklarda geziniyor
Ellerimi uzatıyorum, tutamıyor
Size elleriyle dokunurdu bilir misiniz
Korkularını biçimlendirirdi
görmezdiniz
Bir beyaz fare omzunda
onun kadar korkardı
Bıyıkları durmadan titrerdi
Aydın Göle
10.04.2001
*
YERDE SENİ KISKANDI, GÖKLERDE
Lale yaprağında ismini gördüm
Saz uçurtmalarında sevincini
Menekşelerde tiryakiliklerini
Turnaların kanadında
umudunu gördüm
Yerde seni kıskandı, göklerde
Baharın koynundan çıkmış
bir meltemsin
İpek mendile sarılmış yüreğine
Güller gözyaşı döküyor
Çiğ damlalarında gözlerin vardı
Yerde seni kıskandı, göklerde
Aydın Göle
12.04.2001
*
CİNAYET, İÇİNDEKİLERİ ÖLDÜRDÜKLERİNLEDİR
Kederleri biriktir!
Delilerin diliyle konuş!
Eski iyi günleri unut!
Şimdi sen busun!
Ne içersen iç!
Kollarına şırınga bas!
Su, istersen zehir
Kaşların kalksın yukarı
Yüzün köylü ihtiyarlar gibi
Toprak gibi kırış kırış olsun
Sen busun!
Aynalara itiraz etme!
Onlar doğru sözlüdürler
Yiten heybetindir
Gençliğinle beraber
Damarlarına şırıngayla
basamazsın onuru
Kalk dikil önüme ve ellerine güven
Mahirdir onlar
Aklın kadar
Cinayet, içindekileri öldürdüklerinledir.
Kalanlar seni ele verir
Aydın Göle
16.05.2001
*
MÜCADELE KAÇAĞI
Benden başka bana
kimse kötülük edemez
Uçları yıpranmış benliğimin
Yoluma engeller koyuyorum
İçsel çelişkilerimin toplamıyım
Ve bu yüzden mücadele kaçağıyım
Hayata bakaya kaldım
Nerden başlayacağımı bilmiyorum
Fotoğraf makinelerinin flaşları dehşet
Dalga dalga geliyor korkular
Amazonlardan mı kaçıyorum
Luti’lerden mi, Safo’lardan mı
Kendimden mi bu kaçışım
Aydın Göle
16.05.2001
*
DÜŞ GEZGİNİNİN SONU
YERDE SENİ KISKANDI, GÖKLERDE
Lale yaprağında ismini gördüm
Saz uçurtmalarında sevincini
Menekşelerde tiryakiliklerini
Turnaların kanadında
umudunu gördüm
Yerde seni kıskandı, göklerde
Baharın koynundan çıkmış
bir meltemsin
İpek mendile sarılmış yüreğine
Güller gözyaşı döküyor
Çiğ damlalarında gözlerin vardı
Yerde seni kıskandı, göklerde
Aydın Göle
12.04.2001
*
CİNAYET, İÇİNDEKİLERİ ÖLDÜRDÜKLERİNLEDİR
Kederleri biriktir!
Delilerin diliyle konuş!
Eski iyi günleri unut!
Şimdi sen busun!
Ne içersen iç!
Kollarına şırınga bas!
Su, istersen zehir
Kaşların kalksın yukarı
Yüzün köylü ihtiyarlar gibi
Toprak gibi kırış kırış olsun
Sen busun!
Aynalara itiraz etme!
Onlar doğru sözlüdürler
Yiten heybetindir
Gençliğinle beraber
Damarlarına şırıngayla
basamazsın onuru
Kalk dikil önüme ve ellerine güven
Mahirdir onlar
Aklın kadar
Cinayet, içindekileri öldürdüklerinledir.
Kalanlar seni ele verir
Aydın Göle
16.05.2001
*
MÜCADELE KAÇAĞI
Benden başka bana
kimse kötülük edemez
Uçları yıpranmış benliğimin
Yoluma engeller koyuyorum
İçsel çelişkilerimin toplamıyım
Ve bu yüzden mücadele kaçağıyım
Hayata bakaya kaldım
Nerden başlayacağımı bilmiyorum
Fotoğraf makinelerinin flaşları dehşet
Dalga dalga geliyor korkular
Amazonlardan mı kaçıyorum
Luti’lerden mi, Safo’lardan mı
Kendimden mi bu kaçışım
Aydın Göle
16.05.2001
*
DÜŞ GEZGİNİNİN SONU
Söylediğim yalanları
unuttum
Sonra kendim inandım
söylediklerime
Bir parçası yok oldu
her yalanımla evrenin
Görmedim
Köprüleri attım
Her limanda bir gemi yaktım
Adi orospularla yattım
Umurumda değildi düzen
Bir gün yalnızlık çıkageldi
Ondan kurtulamayacağımı
BİLEMEDİM.
Aydın Göle
16.05.2001
*
KAPLUMBAĞAYA İMRENİYORUM
Sahip olduklarım
genişletti evrenimi,
ufkumu açtı
Şimdi yıldızlarla geziyorum
Işık
ardımdan koşmaya çabalıyor
Bir kaplumbağaya imreniyorum
Canı nerde isterse,
orda yatıyor
*
Haftaya görüşmek umuduyla iyi pazarlar sevgili okurlar.
Sonra kendim inandım
söylediklerime
Bir parçası yok oldu
her yalanımla evrenin
Görmedim
Köprüleri attım
Her limanda bir gemi yaktım
Adi orospularla yattım
Umurumda değildi düzen
Bir gün yalnızlık çıkageldi
Ondan kurtulamayacağımı
BİLEMEDİM.
Aydın Göle
16.05.2001
*
KAPLUMBAĞAYA İMRENİYORUM
Sahip olduklarım
genişletti evrenimi,
ufkumu açtı
Şimdi yıldızlarla geziyorum
Işık
ardımdan koşmaya çabalıyor
Bir kaplumbağaya imreniyorum
Canı nerde isterse,
orda yatıyor
*
Haftaya görüşmek umuduyla iyi pazarlar sevgili okurlar.
Yayın Tarihi: 10.11.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder