Mesajlarla şiir yazıp
yollamaya başlayınca çok ilgi gördüm. Öyle ki bir şiirim başkası tarafından
bana ilk kez yazılıyormuş gibi tekrar yollanmıştı. Bunun üzerine emin olmadığım
kişilere şiir yazıp yollamamaya başladım. Bu gün sadece mesajlarla yolladığım
şiirlere yer verdim. Umarım beğenirsiniz.
Bu gün ki ilk şiir bir ara
arayamadığım sevdiğim bir kişiye yazılmıştı. Beni unuttun diyordu,
haklı olarak sitem ediyordu. Unutmamıştım oysa. Bunu vurgulamaya çalıştığım bir
şiirdir.
*
13
Seni unuttum sanma
Aklımdasın daima
Unutmam için seni gülüm
Kapımı çalmalı ölüm
O zamanda ararım ruhlar dünyasından
Eksik olmam gecenin rüyasından
Aydın Göle
23.06.2000
***
Bütün güzelliğine rağmen
buz gibiydi. Öyle bir zalim bakışı vardı ki, mümkün değil
anlaşamazdınız. Oysa adıyla ve güzelliğiyle bir
tatlı esinti estirirdi. Bir insan nasıl böyle olmayı başarır şaşarım. Ona
aşık olanın halini düşünemiyorum. Kim bilir ne eziyetler ederdi sevdiğine.
İkide bir telefonla arar muhabbet etmeye çalışırdı. Benden yirmi iki yaş
küçüktü. Bu halini gençliğine veriyordum. Fakat kendimden de uzak tutmaya
çalışıyordum.
*
17
Şimşeklerden tahtınla yıldırımların
zalim ecesi
Üşür dağ tavşanları gibi
yazlar bile kış gecesi
Baharları getirir andıkça dudaklar
adının her hecesi
Tehdit gibi dolaşır duvarlarda
sensizliğin gölgesi
Zalimlik iğreti duruyor
eteklerinin ucunda
Seni gören kalplere yetişemiyor
zavallı ciğerler
Oksijeni almaya,
vermeye karbondioksiti
Aydın Göle
08.08.2000
***
Bu şiiri kime ve niye
yazdığımı hatırlamıyorum. Yalnız hayatımda çok önemli bir aileyle sorunlar
yaşadığım sıralarda bir rastlantı sonucu bu şiiri okuma fırsatı buldum. Onlara
“gündeminiz beni ilgilendirmiyor. Ben neredeyim, siz nerede..” demek istedim.
Başka şiirlerimden seçtiklerimle de epey duygulu bir gece geçirmiştik. İlk defa
gerçek anlamda bir şiirin işe yaradığını görmüş oldum. Herhalde uzun uzun
konuşsaydım bu kadar etkili olamazdım.
*
18
Yalnız ve kimsesiz kemanın
sessiz gözyaşlarını gördüm
Giden yıllara ağlıyordu
çocuklarla beraber
Yıkılmıştı, ayakta duracak
dermanı yoktu,
zaten ayakları da yoktu
Siz gitmeseniz o size gelemezdi
İnce çığlıkları tanrı katında duyulur
Yürekleri söküp yerinden trompet
İnsafsız şarkılar söylüyordu
Keman dayanamazdı, nefesi çıkmazdı
Yalnızdı ve yayı kırık
Boğazında düğüm düğüm hıçkırık
Çok zamandır bir el sevecenlikle
Okşamadı inleyen saçlarını
Aydın Göle
16.08.2000
***
Dilimizin organ
olarak çok çalıştığını düşünürüz değil mi? Gevezelikte de üstüne yoktur. Öylemi
gerçekten? Görünene bakarsak haklısınız. Ama görünmeyen şeyler bir başka geveze
organımızdan da söz eder. Kalbinizi dinleyin, bana hak verirsiniz. Bütün
şikayetlerine rağmen durmadan konuşan sadece kalbimizdir.
*
19
Gün ister bayram günü olsun
ister matem
Dereler çağlamıyorsa
ağlayan yoksa şayet
Sana sesim ulaşamıyor madem
Değiştirmiyorsa bir şeyleri
neye yarar şikayet
Ömür dediğin bir su damlasıdır nihayet
Benim korkum ölmek değil, unutulmaktır
Trompetler çalsın evrenin kederli müziğini
Ben unutmasam da
Zor yutulur siyanürdür masamda
Uğruna yazdığım şiirler şahidimdir, yüreğimdeki muhabbete
Yürek dediğin nedir ki,
susmak bilmez GEVEZE
Aydın Göle
16.08.2000
***
Kimse ne kadar
yaşayacağını bilemez. Belki de bunun için oradan oraya savrulur dururuz. Oysa
toplam cebimizdeki paramız gibi toplam ömrümüzü bilsek, zamanı bu kadar
hoyratça harcamazdık belki de. Yada daha mı çok tozuturduk, ne dersiniz?
*
20
Zaman bize verilmiş nakittir
Toplamına ömür dediğimiz
Ecel bilinmez hangi vakittir
Ne zaman bittiğine bakılmaz
Nasıl harcandığına bakılır, mutlaka bakılırsa
Aydın Göle
04.11.2000
***
Kiminin işi başından
aşkındır kiminin aşkı.. İkisi bir arada gitmez, mümkün değil. Gönül adamı
olmakta zordur, iş adamı olmakta zordur. Ben ikisini de becerebilmiş değilim.
Seç derseniz akılcı düşünceme rağmen aşkın tarafında yer alırım. Aşk karın
doyurmaz “bilmem mi?” Bilirim elbette. Fakat dünya aşkla dönüyor bunu da
unutmayın.
*
24
İşiniz mi yoksa adınız mı aşkın
Kederleriniz mi, sevinçleriniz mi taşkın
Canım sizi seven mi, sevmeyen mi şaşkın
Yıldızlara sorun adımı, gülümseyen aya
Görmeden bilmek var ya
Ben sizi sizsiz yaşarım
Ne geleceği bilen falcıyım
Nede herkesi kandıran bir yalancıyım
Geçerken size uğrayan
yorgun bir yolcuyum
Belki yüreğinizde fazladan bir sancıyım
Aydın Göle
18.10.2000
*** *** ***
Şu cep telefonları
çıktı sihir bozuldu. Artık ne varsa ortada.. sevgili de ortada, kavgada ortada.
Bir bayan yanlışlıklamı, birinden alarak mı bilmiyorum, cep telefon numaramı
bulmuş. Üst üste birkaç kez aradı. Elazığlı olduğunu söylemişti, konuştuğu
düzgün Türkçe yüzünden inanamamıştım. Alttaki şiiri yazdım yolladım, bir daha
aramadı.
*
25
Bahar tarlalarının
nazlı gelincikleri gibiydi sesiniz
Elimle dokunacak kadar yakındınız
bir bilseniz
Işık olup muhakkak gelirdim
Mesafelere inat, gel deseydiniz
Aydın Göle
19.10.2000
***
Aşağıdaki şiirle bir
yazımı daha bitireceğim. Haftaya gene şiir köşemde buluşmak dileğiyle. İyi
pazarlar sevgili okurlar..
*
26
Gül desen gülü veririm
Bahçemdeki tek gülü veririm
Kan desen kan da veririm
Küçük yalanlara kanıveririm
Sevginle beni kuşatırsan eğer
Aydın Göle
20.10.2000
Yayın Tarihi: 13.10.13
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder