31 Temmuz 2014 Perşembe

ŞAİRLERİN ŞİİRLERİYLE SÖYLEDİĞİ

Merhaba sevgili okurlar. Pazar günü şiirlerimle bu köşeyi farklı kılma ya çalışıyorum. Gazetemizde sizlerle birlikte olduğum bir yılı geçti. Umar ve dilerim bu sürede bir alışkanlık halinde izlenir olmuşumdur. Gazete sahibimiz Abdullah beyin bana tahammülüde önemli etken. Bazen yazıları göndermeyi unutabiliyorum çünkü. O zamanlarda beni aradığında yazıyı göndermediğimi fark ediyorum. .

Öyle yada böyle bir seneyi geçtik. Ama siz okurlarımdan olumlu veya olumsuz hiçbir tepki almadım. Oysa benim için görüşlerinizin önemi var. Sizlerle sıcak bir okur yazar ilişkisi kurmak isterdim. O durumda karşılıklı iletişim kurulmuş olurdu. Her iletişim etkileşim demektir. Bunun için tercih ettiğiniz gazetemiz yazarlarının e-posta adreslerine öneri, istek ve şikâyetlerinizi yazın, yada gazetemizin telefonlarını arayarak bizleri yalnız bırakmayın.
Kim bilir bu ne zaman kısmet olur.

Bu pazarda şiirlerin arasına girmek istemiyorum. Gene gönderilmemiş, ayrılık sonrası sevgiliye yazılmış şiirlerle sizleri baş başa bırakıyorum. Umarım beğenirsiniz

***

93
İçimde bir yara kanıyor, tedavisi yok.
Bin yıllık ihtirasları kaşıdım, günahımla yüzleştim.
Ne güçsüzüm Tanrım!
Devrim bitti mi?
Ya umutlar?..

Aydın Göle
20 ocak 2003

***

94
Hangi sorular sorulmalı, sorulacak sorular
Sorular meselelerde mi gizli yoksa
Görüngülere kanma
Yüzüstü bırakır giderler bir gün
Ellerinde koskocaman bir hiç kalır

 Aydın Göle
20 ocak 2003

***

 95
Ne sihirdir ne keramet
El çabukluğu marifet
Çakıl taşlarını altın
Altınları bakır
Kralları fakir yaptım
Fakirleri çivi yataklarından kurtardım
Neredesiniz?

 Aydın Göle
20 ocak 2003

***

 96
Yağmurlar dinmedi
Gene ağlıyor gökler
Bilmem daha ne kadar yağar
Günler haftalar mı sürer
Aylar, yıllar mı
Utanmayın ağlayın yağmurla
Giden sevgilinin ardından
Gören nasılsa anlamaz ağladığınızı
Ben ağlayamıyorum
Bir mısra bile düşüremedim
Şiir tükendi Ben ağlayamıyorum
Söze ne hacet Dilim tutuldu
Ben ağlayamam öfkem var
Ben ağlayamam
Kendimle barışık değilim bugün
Sevmiyorum kendimi
Onu sevdiğim kadar
Bu yüzden kıyamıyorum
Kıyamam ona

 Aydın Göle
21 ocak 2003

***

97
Efsaneleri yaşamak buysa
Efsanenin içindeyim
O zaten efsane
Bir sınav mı var
Burası sanki dershane
Allah’ım beni deniyor musun
Ahretten önce sırattayım

 Aydın Göle
21 ocak 2003

***

 98
Geri döner baharla
Bütün göçmen kuşlar
Sende dön güvercinim
Gök kuşağının altından
Gel pencereme
Yada omzuma kon
Sabır kaynayan kazandır
Taşı artık
Hasretin benden büyük
Beni aştı artık
Hasret sürgünlerindeyim
Sensizlik günlerindeyim

Aydın Göle
21 ocak 2003

***

 99
Gece olacaksa
Sabahı olmalı
Sabah olacaksa
Seheri olmalı
Seher olacaksa
Meltemi olmalı
Meltem olacaksa
Yar yanında olmalı
Yar olacaksa
Sevecen eli olmalı
Her seven
Biraz kaçık
Biraz uçuk
Biraz deli olmalı
Uzun yağmurların ardından
Tertemiz güneş doğmalı
Ağaç olacaksa
Üstünde ötüşen kuşlar
Altında öpüşen çiftler olmalı

 Aydın Göle
22 ocak 2003

***

100
Ben uyumuyorum
Yıldızlar gözünü kırpmadı henüz
Sende katıl türkümüze
Ağlamaktan, gülmekten sarhoş
Sabahları karşılayalım
Hasretinle eskidiğim
Al beni avuçlarına
Demir leblebiydi hasretin
Çiğnedim çiğneyemedim
Diş kalmadı ağzımda
Yutulmuyor bir türlü
Senli günler unutulmuyor bir türlü
Büyüdükçe hatıran
Devleşiyor hasretin

Aydın Göle
30 ocak 2003

***

101
Kadife yanağın değince yanağıma
Güvercin kanadı ellerini
Teslim edince avuçlarıma
En azgın kederler dinerdi
Petunyalar açardı
Yalan riya utanırdı
Kaçardı hayatımızdan

 Aydın Göle
04 şubat 2003

***

Bu haftalıkta bu kadar sevgili dostlar. Tekrar buluşmak dileğiyle..


Yayın Tarihi: 20.07.14

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder