2011 seçimlerinden sonra millet vekili seçilen Hakan Şükür
hakkında 2 mart 2012 de yayınlanan bir yazı yazmıştım. Bana hak vereceğinizi
düşündüğüm bu yazıya bir bakalım önce…
***
Son günlerde her gazetede Hakan Şükür hakkında yazılar var.
Yazılar, haksız yazılar değil. Hakan Şükür bu türde yazıları hak etmiyor
denemez. Okuduğum yazılar içinde Hakan Şükür’ün boş bir milletvekili olduğunu
gösteren Yılmaz Özdil’in yazısıydı. Güzel örneklerle bunu okuruna kanıtlıyordu.
Yerel basının usta kalemi Hüseyin Cumalı’da Hakan Şükür’ün Sakarya sporda
yetişmiş olmasına rağmen, göstermelik ilgilerle Sakarya’ya olan borcunu ödermiş
gibi yaptığını aslında hiç keyfini bozmadığını anlatıyordu.
Her iki yazarda çok yerinde tepkiler veriyorlar. Daha önceki
yazımda belirtmiştim; Hakan Şükür Sakarya’dan değil İstanbul’dan aday olup
seçildi. Bende bunu içime sindirememiştim. Zat-ı alilerinde ne Sakarya sevgisi
varmış değil mi? Bir şeyi çok sevdikleri belli. Ama o Sakarya değil. Keşke o
sevdikleri şeyi böyle haris biçimde sevmeselerdi. Çünkü bu sevgi ona çok hata
yaptırıyor. Galatasaray’da oynarken Uefa kupasını aldıklarında istediği bir
şeyi Fatih Terim almadığı için kazandıkları şan, şeref ve şöhreti hiçe sayarak
Galatasaray’dan ayrılmış, İtalya’nın Torino takımına transfer olarak ilk
hatasını yapmıştı. Ordada başarısız olunca geri gelmişti.
Milletvekilliğinde de aynı hatayı sürdürdüğünü rahatlıkla
söyleyebiliriz. Neticede hem milletvekili, hem Digitürk spor yorumcusu.
Yılmaz Özdil’in şu satırları Hakan Şükür’ün milletvekilliği
karnesini ortaya koyuyor.
*
Kanun teklifi...
Sıfır.
Sözlü soru önergesi...
Sıfır.
Yazılı soru önergesi...
Sıfır.
Araştırma önergesi...
Sıfır.
Görüşme önergesi...
Sıfır.
(Şu ana kadar üç tane siyasi demeci var...
İlki:
“Ben bilmem, büyüklerim bilir”.
Öbürü:
Öbürü:
“Beyefendiye sordum, beyefendi onay verdi”.
Sonuncusu:
Sonuncusu:
“Mahkemeye veririm”.)
*
İhsan Özkes.
Müftü milletvekili.
Kanun teklifi...
14 tane.
*
Sözlü soru önergesi...
29 tane.
*
Yazılı soru önergesi...
16 tane.
*
Araştırma önergesi...
73 tane.
*
İhsan Özkes.
Müftü milletvekili.
Kanun teklifi...
14 tane.
*
Sözlü soru önergesi...
29 tane.
*
Yazılı soru önergesi...
16 tane.
*
Araştırma önergesi...
73 tane.
*
Futbolcu vekil: 0
Müftü vekil: 132
*
Futbolcu vekil: 0
Müftü vekil: 132
*
Bunlara bende devamlılığı ekleyeyim.
Toplam oturum sayısı: 35
Girdiği oturum sayısı: 10
Bir kişi neden vekil seçilir? Yan gelip yatsın, vekillik
maaşının üstüne ek işle ballı maaş alsın diye mi? Kıyak emeklilik, ömür boyu
üst seviyede sınırsız sağlık hizmeti ve gene ömür boyu yeşil pasaport almakta
bunlara eklenmeli.
Hakan Şükür hakkında yazdığım ilk yazıda bir küçük hikâye
anlatmıştım.
...
Genç bir delikanlı yaşlı bir bilgeye sormuş; “ben nasıl adam
olurum.”
Bilge “siz, üç üniversite bitirdiğiniz zaman adam olursunuz”
demiş.
Delikanlı 12 yıl sonra 3 üniversite bitirerek bilgenin
karşısına çıkmış. “Üç üniversiteyi bitirdim efendim, ben şimdi adam oldum mu?”
Bilge “siz, üç üniversite bitirdiğiniz zaman dediğimde
sadece senin üniversite bitirmenden söz etmemiştim. Deden, baban ve sen
üniversite bitirdiğinde adam olursun demekti o dediklerim” demiş.
...
Bu hikâyeyle Hakan Şükür’e yerinde öğüt veren büyüklerinin
olmadığını, olsa bu fahiş hataları yapmayabileceğini belirtmek istemiştim. Bu
fahiş hatalar nedeniyle TBMM Başkanı Sayın Cemil Çiçek, milletvekilliği
sırasında tam veya yarım gün, her ne isim altında olursa olsun
milletvekillerinin hiçbir iş yapmalarına izin vermeyecek bir yasa
çıkaracaklarını söyledi. Bu bile Hakan Şükür’ün milletin vekili olamadığının
kanıtıdır. “Beyefendi izin vermiş” olsa bile.
Öyle kurallar vardır ki, kanunen yasak değildir. Gelin görün
ki yasak olmayan bir konu, yazılı olmayan kurallar gereği yasakmış gibi
uygulanamaz olabiliyor.
Örnek verelim. Kimse -istisnalar hariç- ölen arkadaşının,
kardeşinin eşiyle öyle kolay kolay evlenemez. Evlenen yok mu? Var! Fakat onlar
istisna.. oysa ne şer-i, ne medeni kanunlar buna engel değildir. Kısacası her
şeyin kanun olmasına gerek yok! Hakan’ın vekilliği sırasında yaptığı
yorumculukta böyle bir şeydir.
Geçen yazımızın sonunda sormuştuk, gene soruyoruz; Hakan
Şükür şimdi milletin vekili mi? Hayır, Hakan Şükür’ün sadece ünvanı
milletvekili. Bu haliyle kendisinin vekili olması bile mümkün değil. Yazık, çok
yazık!...
*
Hakan Şükür bu seçimlerde gene milletvekili adayıydı, fakat
bu kez bağımsız adaydı; seçilemedi. Kerameti kendinden menkul kişiler gibi
ceketini koysa seçileceğini zannetti galiba. Milletvekilliği sırasında
varlığıyla yokluğu belli olmayan, aydan aya ihtiyacı olmadığını düşündüğüm
maaşını almaya gelen, milletin vekili olarak karnesi sıfırlarla dolu bir insan
üstelik bağımsız milletvekili olarak seçilebilir miydi? Sormazlar mı adama;
“partili milletvekiliyken ‘büyüklerim bilir’ demekten başka ne yaptın? Hangi
yüzle üstelik bağımsız aday olarak seçimlere giriyorsun?”
Seçilemedi ama geçen dönem milletvekilliğinden emekliliğe
hak kazanmıştı. Hakan Şükür milletvekiliyken boş yatıp geçirdiği zamanın ödülü
emekli maaşını alsın diye, halk vergi olarak devlete öder. Bu millet kadirşinastır
nede olsa...
Yayın Tarihi: 10.06.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder