Bizlere yıllarca bireysel gelişmişlik örneği olarak ne
gösterildi hatırlıyor musunuz? Hele hele çocuk gelişiminin en önemli göstergesi
neydi, biliyor musunuz? 1990’lardan beri dünyada egemen olan, artık hayatımızın
her alanına ve dolayısıyla ceplerimize kadar giren bilgisayardı bu sorunun
cevabı, herhalde tahmin etmişsinizdir. Bilgisayar bunu internete borçlu
elbette. Artık bilgisayar ve internet iki ayrı parça değil, iki ayrı bölümden oluşan,
birbirinden ayrı tutulamayan, bir birini tamamlayan ve 20.yy’dan 21.yy’a
aktarılan insanlık tarihinin en önemli üründür. İnsanlığın gelişme tarihi
içinde bu kadar kısa sürede, bu kadar etkide bulunan ikinci şey herhalde tekerleğin
icadıydı. Bilgisayar ve internet insanlığa o kadar etkili olmuştur işte.
Bilginin her yana yayılmasına, bilginin depolanmasına, bilgiye hızla
ulaşılmansa başka hiçbir şey bu kadar sebep olmamıştır.
Her şeyin iyi olduğu kadar kötü tarafıda vardır elbette.
Bilgisayar ve internetin en kötü tarafı; kişisel beceri ve yeteneğe gerek
bırakmaması, her şeyi sıradanlaştırması sonucu, beynin bilgiyi hatırlama ve
işleme merkezlerinde yarattığı tembellikle oluşan tahribattır. Binlerce yıldan
beri süregelen insanlık tarihi, onlarca yılla özetlenecek bir zamanda kendi
icadıyla yok olmanın eşiğine gelmiştir. Artık insan kendi icadı olan bilgisayar
ve internet yüzünden hatırlama, işleme, düşünme ve ilgi kurma engellisi olma
yolunda hızla ilerlemektedir.
Uzun süredir zihnimi meşgul eden bu konuda geçtiğimiz
günlerde bir habere rastladım. O haberi sizlerle paylaşmak istiyorum
*
(...) dünyanın ultra zengin adamlarının ve E-Bay, Google,
Apple, Yahoo ve Hewlett-Packard gibi teknoloji devlerinin çocuklarını okuttuğu "Waldorf
School Of The Peninsula" okulu.
Okulu ilginç kılan ve zenginlerin rağbet etmesine sebep olan
tek bir özelliği var o da, "eski usul eğitim"... Yani bu okulda
bilgisayar, laptop, ya da tablet gibi hiçbir teknolojik alet bulunmuyor; akıllı
tahtalar yerine eski kara tahtalar, tebeşirler, kağıt kalem gibi tamamen
çocuğun tüm becerilerini ortaya koyacak eski malzemeler kullanılıyor.
Ayrıca örgü ve dikiş iğneleri ve bazen de çamurla
aktivitelerin yapıldığı ve tamamen çocuğun el becerilerini geliştiren birçok
ders var. Bunun dışında bolca oyun odaklı öğrenme ve hikâye anlatma var.
Kısacası bu okuldaki bir çocuk yemek yapmaktan tutun, dikiş
dikmek, bahçede çalışmak, heykel yapamaya kadar bir çok konuda eğitiliyor...
Bu eski usul eğitim çocuğun el becerisinden zekâ gelişimine
kadar her şekilde katkı sağlıyor...
Dünyanın en akıllı telefonlarını bilgisayarlarını üreten adamların, kendi çocuklarını teknolojiden uzak tutmalarının sebebini sanırım kolayca anlayabiliriz...
Dünyanın en akıllı telefonlarını bilgisayarlarını üreten adamların, kendi çocuklarını teknolojiden uzak tutmalarının sebebini sanırım kolayca anlayabiliriz...
Teknolojik her cihaz, -başta çocukları- zeka tembelliğine
yol açıyor. Teknolojiyle haşir neşir olan çocukların radyasyona maruz
kalmalarının yanı sıra, obeziteye yatkın olmaları ve daha saldırgan bir ruh
hali içinde olmaları, birçok defa çocuklar üzerinde yapılan araştırmalarda dile
getirilmişti... (bütün bu sayılan ve her biri ayrı bir yazı konusu olabilecek
etmenler konumuzun içinde anılmamakla birlikte çok önemlidir. A.G)
Buna rağmen bir çok aile, çocuklarına daha iyi bir eğitim
sağlamak için akıllı tahtalardan tutun her türlü teknolojik aletlerin olduğu
okulları tercih etmeleri akıl işi değil. Üstelik çoğu aile bununla övünüyor...
Ailelerin bilinçsizliği çocuklarının geleceğini risk altına
sokuyor maalesef...
Unutmayın ; çocuklarınız klavyeyi iyi kullanması ya da mouse iyi hareket ettirmesi, onun zihnini harekete geçirecek, el becerilerini ortaya koyacak her türlü etkinlikten alıkoyarak, gün geçtikçe beden ve beyin tembeli olan biri haline getirecek sadece...
Unutmayın ; çocuklarınız klavyeyi iyi kullanması ya da mouse iyi hareket ettirmesi, onun zihnini harekete geçirecek, el becerilerini ortaya koyacak her türlü etkinlikten alıkoyarak, gün geçtikçe beden ve beyin tembeli olan biri haline getirecek sadece...
*
Haberi okudunuz, şimdi gelişen teknoloji ile bilgisayar ve
internet hakkında ne düşünüyorsunuz? Aklımızı bir robota, bir makineye vererek
teslim etmemeliyiz. Elbette çağın nimetlerinden yararlanacağız ama ona teslim
olmayacağız. Çünkü teslimiyet esaret getirir. Unutulmasın ki biz bütün canlılar
gibi doğa canlılarıyız, laboratuar yaratıkları değil. Kolaycılığı satanlara
esir olmak insanlığın en acıklı hikâyesi olmasın.
Yayın Tarihi: 03.06.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder