1924 anayasasını incelemeye başlamıştık. Kaldığımız yerden
devam edelim.
Genel Esaslar bölümünde Türkiye Devletinin
Cumhuriyet olduğu; egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu; TBMM’nin
ulusun tek ve gerçek temsilcisi olduğu ve egemenliğini TBMM eliyle kullanacağı
belirtilmiştir. Yasama ve yürütme erkleri TBMM’de toplanmıştır. TBMM yasama
yetkisini bizzat kendisi; yürütme görevini ise cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulu
aracılığıyla yerine getirmektedir. Yargı erki ise, millet adına bağımsız
mahkemeler tarafından kullanılır. Tek meclisten oluşan TBMM dört yılda bir
yapılan genel seçimlerle oluşmaktadır. Milletvekillerine serbestçe
çalışmalarını sağlamak için yasama sorumsuzluğu ve dokunulmazlığı sağlanmıştır.
Anayasa TBMM’ye, yasa yapmak, yorumlamak, para basmak, genel ve özel af ilan
etmek gibi yasamaya ilişkin yetkiler yanında, soru, gensoru, soruşturma gibi
hükümeti denetlemesini sağlayacak araçlar da vermiştir.”
Yarı başkanlık sistemini andıran
cumhurbaşkanlığı makamının gücüne karşılık meclisin denetleyiciliğide konularak
bir tür parlamentarizmin uygulanmasını sağlamıştır.
“Yürütme organının unsurlarından biri olan
cumhurbaşkanı hem devletin hem de yürütmenin başıdır. TBMM tarafından, kendi
üyeleri arasından bir dönem için seçilir. Anayasa, cumhurbaşkanına başbakanı
seçme ve atama; başbakanın seçtiği bakanları atama; gerekli gördüğünde bakanlar
kuruluna başkanlık etme; başkomutanlığı temsil etme; yasaları yayımlama;
yasaları bir kez daha görüşülmek üzere Meclis’e geri gönderme gibi yetkileri
tanımıştır. Cumhurbaşkanı sorumsuzdur; yürütme ile ilgili işlemleri karşı imza
kuralına tabidir, yani başbakan ya da ilgili bakan tarafından imzalanması
zorunludur. Yürütme görevini yerine getiren organ bakanlar kuruludur.
Cumhurbaşkanı tarafından atanan bakanlar kurulu meclisten güvenoyu almak
zorundadır. Başbakan ve bakanların meclise karşı kolektif ve bireysel
sorumlulukları vardır. Yargı erki bağımsız mahkemeler tarafından millet adına
kullanılır. Mahkemelerin yasayla kurulması; bağımsızlığı; yargı kararlarının
bağlayıcılığı; savunma hakkı; yargılamanın herkese açık olması gibi yargı
alanına ilişkin belli başlı ilkeler bu anayasada tanınmıştır. Sonuçta, meclis
hükümeti sisteminin bazı etkileri devam ediyor olsa da, yasama-yürütme ilişkisi
açısından bu anayasanın parlamenter sisteme yakın bir düzenleme getirdiği
söylenebilir.”
1924 Anayasasının özgürlük ve
eşitlik anlayışı genel ve soyuttur. Klasik ve siyasi hak ve özgürlükler tanımış
olmasına rağmen, ilköğretimin devlet okullarında parasız olması dışında, sosyal
ve ekonomik haklara hiç yer almaz. Anayasa, düzenlediği hak ve özgürlükler için
güvenceler öngörmemiş; milletin tek ve gerçek temsilcisi olan TBMM tarafından
yasa yoluyla söz konusu hak ve özgürlüklerin düzenlenip korunacağını
varsaymıştır. 1921 Anayasasının benimsediği yerinden yönetim ilkesi bu
Anayasada benimsenmemiş ve yerel yönetimler merkezin denetimine
bırakılmıştır.
“1924 Anayasası önemli değişikliklere
uğramıştır. 1928’de devleti laikleştirme yönünde adımlar atılmıştır. Bu
doğrultuda devletin dininin İslam olduğu hükmü ile cumhurbaşkanıyla
milletvekillerinin yeminlerinde yer alan “vallahi” sözcüğü metinden çıkarılmış;
Meclisin şeriat hükümlerini uygulama görevi kaldırılmıştır. 1934’te yapılan
değişiklikle kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmış; seçme yaşı 18’den 21’e
çıkarılmıştır. 1937 değişikliği ile de Cumhuriyet Halk Partisinin altı okunu
simgeleyen ilkeler anayasaya eklenmiştir. 1945’te Anayasa’nın dili
sadeleştirilmiş, 1952’deki değişiklikle ise eski haline getirilmiştir.”
1950’den
itibaren Demokrat Parti ve onun iki lideri Celal Bayar’la Adnan Menderes ’i iktidarda
görüyoruz. 1924 anayasasının kuruluş amacından saptırılabileceği sanısıyla 1960
ihtilalinin ardından bireyi ön plana koyan, egemenliğin kullanımını sadece
parlamentoya bırakmayan, cumhurbaşkanını (Avrupa’daki kralların temsili
özelliğinin dışında yetkisiz olması gibi) yönetimden ayıran bir anlayış 1961
anayasasınca kabul edilmiştir. Gelecek yazımızda 61 anayasasını yerimiz yettiği
kadarıyla inceleyelim.
DEVAM EDECEK
Yayın Tarihi: 26.06.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder