30 Haziran 2015 Salı

OSMANLIDAN CUMHURİYETE ANAYASALAR 3

1924 anayasasını incelemeye başlamıştık. Kaldığımız yerden devam edelim.

Genel Esaslar bölümünde Türkiye Devletinin Cumhuriyet olduğu; egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu; TBMM’nin ulusun tek ve gerçek temsilcisi olduğu ve egemenliğini TBMM eliyle kullanacağı belirtilmiştir. Yasama ve yürütme erkleri TBMM’de toplanmıştır. TBMM yasama yetkisini bizzat kendisi; yürütme görevini ise cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulu aracılığıyla yerine getirmektedir. Yargı erki ise, millet adına bağımsız mahkemeler tarafından kullanılır. Tek meclisten oluşan TBMM dört yılda bir yapılan genel seçimlerle oluşmaktadır. Milletvekillerine serbestçe çalışmalarını sağlamak için yasama sorumsuzluğu ve dokunulmazlığı sağlanmıştır. Anayasa TBMM’ye, yasa yapmak, yorumlamak, para basmak, genel ve özel af ilan etmek gibi yasamaya ilişkin yetkiler yanında, soru, gensoru, soruşturma gibi hükümeti denetlemesini sağlayacak araçlar da vermiştir.” 

Yarı başkanlık sistemini andıran cumhurbaşkanlığı makamının gücüne karşılık meclisin denetleyiciliğide konularak bir tür parlamentarizmin uygulanmasını sağlamıştır. 

“Yürütme organının unsurlarından biri olan cumhurbaşkanı hem devletin hem de yürütmenin başıdır. TBMM tarafından, kendi üyeleri arasından bir dönem için seçilir. Anayasa, cumhurbaşkanına başbakanı seçme ve atama; başbakanın seçtiği bakanları atama; gerekli gördüğünde bakanlar kuruluna başkanlık etme; başkomutanlığı temsil etme; yasaları yayımlama; yasaları bir kez daha görüşülmek üzere Meclis’e geri gönderme gibi yetkileri tanımıştır. Cumhurbaşkanı sorumsuzdur; yürütme ile ilgili işlemleri karşı imza kuralına tabidir, yani başbakan ya da ilgili bakan tarafından imzalanması zorunludur. Yürütme görevini yerine getiren organ bakanlar kuruludur. Cumhurbaşkanı tarafından atanan bakanlar kurulu meclisten güvenoyu almak zorundadır. Başbakan ve bakanların meclise karşı kolektif ve bireysel sorumlulukları vardır. Yargı erki bağımsız mahkemeler tarafından millet adına kullanılır. Mahkemelerin yasayla kurulması; bağımsızlığı; yargı kararlarının bağlayıcılığı; savunma hakkı; yargılamanın herkese açık olması gibi yargı alanına ilişkin belli başlı ilkeler bu anayasada tanınmıştır. Sonuçta, meclis hükümeti sisteminin bazı etkileri devam ediyor olsa da, yasama-yürütme ilişkisi açısından bu anayasanın parlamenter sisteme yakın bir düzenleme getirdiği söylenebilir.” 

1924 Anayasasının özgürlük ve eşitlik anlayışı genel ve soyuttur. Klasik ve siyasi hak ve özgürlükler tanımış olmasına rağmen, ilköğretimin devlet okullarında parasız olması dışında, sosyal ve ekonomik haklara hiç yer almaz. Anayasa, düzenlediği hak ve özgürlükler için güvenceler öngörmemiş; milletin tek ve gerçek temsilcisi olan TBMM tarafından yasa yoluyla söz konusu hak ve özgürlüklerin düzenlenip korunacağını varsaymıştır. 1921 Anayasasının benimsediği yerinden yönetim ilkesi bu Anayasada benimsenmemiş ve yerel yönetimler merkezin denetimine bırakılmıştır. 

“1924 Anayasası önemli değişikliklere uğramıştır. 1928’de devleti laikleştirme yönünde adımlar atılmıştır. Bu doğrultuda devletin dininin İslam olduğu hükmü ile cumhurbaşkanıyla milletvekillerinin yeminlerinde yer alan “vallahi” sözcüğü metinden çıkarılmış; Meclisin şeriat hükümlerini uygulama görevi kaldırılmıştır. 1934’te yapılan değişiklikle kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmış; seçme yaşı 18’den 21’e çıkarılmıştır. 1937 değişikliği ile de Cumhuriyet Halk Partisinin altı okunu simgeleyen ilkeler anayasaya eklenmiştir. 1945’te Anayasa’nın dili sadeleştirilmiş, 1952’deki değişiklikle ise eski haline getirilmiştir.”

1950’den itibaren Demokrat Parti ve onun iki lideri Celal Bayar’la Adnan Menderes’i iktidarda görüyoruz. 1924 anayasasının kuruluş amacından saptırılabileceği sanısıyla 1960 ihtilalinin ardından bireyi ön plana koyan, egemenliğin kullanımını sadece parlamentoya bırakmayan, cumhurbaşkanını (Avrupa’daki kralların temsili özelliğinin dışında yetkisiz olması gibi) yönetimden ayıran bir anlayış 1961 anayasasınca kabul edilmiştir. Gelecek yazımızda 61 anayasasını yerimiz yettiği kadarıyla inceleyelim.



DEVAM EDECEK



Yayın Tarihi: 26.06.2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder