Bu
toprakların yetiştirdiği insan heyecanlı sabırsız ve telaşlı olur. Hele
gençliğinde.. ama dünyanın her yerinde gençlik aynı değil midir? Bizdeki
gençliğin daha adaletçi, daha paylaşımcı, daha atak, daha korkusuz olduğunu
söyleyebiliriz. O gençlik haklıyı haksızı ayırabiliyor. Daima da haklıdan yana
oluyor. Hele güçsüze kötü bir şey yapılmasına hiç izin vermiyor. Bu durum
gençlere has değil. Sadece gençler adalet konusunda daha kesin hükümlere
sahipler. Yoksa her yaşta insan bu duygulara sahip. Öylede olması gerek.
Bu
girişi yapmamın bir nedeni var. Ben şimdiye kadar bu düşüncelere sahiptim.
Duyarlılığımızın sebebini adalet duygumuzu tüketmeyişimize bağlıyordum. Gördüklerimden
sonra duyarlılığımız konusunda fikrim değişti. Sizde okuyunca bana hak
vereceksiniz.
Bir
ara bilgisayarımda iki yıl kadar süreyle “MİLLİYET HABERCİ” programını
kullandım. Bilgisayarım açık olduğu sürece her haberi gelen başlıklardan görüyordum.
Ülkemiz ve dünyamızdaki siyasetten
ekonomiye her konuda olaydan anında haberdar ediyordu. Bir keresinde 3. sayfa
haberi olarak baktığım bir haber geldi geçti. Bu haberler eskilerin diliyle
“vakayı adiye”dendir. Bunun için öyle pek dikkatimi çekmez. “Terk edilen genç,
sevdiği kızın annesini öldürdü” başlıklı bir haberdi bu. Bir gün öncede
“sevdiği kızla evlenmesine izin vermeyen annesi ve kız kardeşini öldürdü”
başlığını gelip geçerken görmüştüm. İnsanlar öldürmekten başka çare bilmiyorlar
mı diye düşündüm.
Gelgelelim
durum hiçte göründüğü gibi değildi. Bunu Ali Kırca görev yaptığı Show Haberde
görüntüleriyle yayınlayınca çarpıldım. Ankara 16. İcra Mahkemesinin 40
yaşındaki Yazı İşleri Müdürü Nejla Yıldız , sabah işe gitmek için Akdere’de
otobüs durağında beklerken, 19 yaşındaki kızı Duygu Yıldız’ın eski erkek arkadaşı olduğu öğrenilen 22
yaşındaki Gazi Baltacı tarafından bıçaklanarak öldürülüşü görüntülenmişti.
Genç
kız genci terk ettikten sonra tehditler alınca savcılığa başvurup
“öldürüleceğiz” demişler, fakat yakın korumaya alınmamışlar. Annesiyle aynı
işte çalıştığı işyerine gitmek için evden çıkmakta gecikince genç kız
öldürülmekten kurtulmuş, annesiyle birlikte çıkan 17 yaşındaki Halil Yıldız
bacağından bıçaklanarak yaralanmıştı.
Bunun
üzerine haberi aradım ve buldum. Haber gazetede şöyle verilmiş:
“Korkunç olay, dün Akdere’de meydana geldi.
Ankara Adliyesi’nde çalışan Nejla Yıldız, dün sabah adliyeye gitmek üzere, oğlu
Halil Yıldız ile birlikte evinden ayrıldı. Durakta otobüs bekleyen Yıldız ve
oğlu, kızının eski erkek arkadaşı olduğu öne sürülen Gazi Baltacı tarafından
bıçaklandı.
Yıldız olay yerinde ölürken, oğlu da bacağından yaralandı. Baltacı’nın önce 6.35 mm’lik bir tabancayı belinden çıkardığı, ancak ateş almaması üzerine cinayeti bıçakla işlediği belirtildi. Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi kaleminde çalışan Duygu Yıldız’ın ise evden geç çıkması nedeniyle kurtulduğu öğrenildi.
Genç kız cinayetin ardından korumaya alındı. Baltacı ise intihara kalkışınca getirildiği Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gözaltına alındı. Baltacı’nın Keçiören’deki bir evde saklandığı, kendini öldürmeye çalışınca hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.”
Yıldız olay yerinde ölürken, oğlu da bacağından yaralandı. Baltacı’nın önce 6.35 mm’lik bir tabancayı belinden çıkardığı, ancak ateş almaması üzerine cinayeti bıçakla işlediği belirtildi. Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi kaleminde çalışan Duygu Yıldız’ın ise evden geç çıkması nedeniyle kurtulduğu öğrenildi.
Genç kız cinayetin ardından korumaya alındı. Baltacı ise intihara kalkışınca getirildiği Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gözaltına alındı. Baltacı’nın Keçiören’deki bir evde saklandığı, kendini öldürmeye çalışınca hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.”
Bu
haberin görüntülerini televizyondan izlerken cinayeti işleyen delikanlının
zavallı kadıncağızı otobüse binerken çekerek indirmesini, sürüklemesini ve
bıçaklamasını gören onca insandan ses çıkmamasına, bir kişinin bile tepki
göstermemesine hayret ettim. Annesini kurtarmaya gelen kadının oğlunu da
bıçaklayan gözü dönmüş caninin üstüne orda bulunanlar yürüse olay öyle mi
olurdu? Bir kişi bile üstüne gitse değil cinayeti işlemek, kadınla bu kadar
kolay uğraşamazdı. Yazık, çok yazık. İsteyenin her istediğini yapabildiği bir
toplum olduk. Yapanın yaptığı yanına kâr kaldığı bir ülkede adalet
beklenmemeli. Nerde kaldı bize has adalet duyguları? Yoksa kentli olmak demek
duyarsız olmak, insanlığını unutmak mı demek? Bir köpeği böyle öldürseler
hayvan severler dernekleri dünyayı ayağa kaldırırlardı. İnsan severler
derneğini kursak mı acaba? Çünkü kendi türünden başka her türü seven insan,
kendi türünden olan, kendisinin dışında birini sevmiyor ne yazık ki..
Yayın Tarihi: 09.06.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder