30 Haziran 2014 Pazartesi

ŞAİRLERİN ŞİİRLERİYLE SÖYLEDİĞİ

Bu serin yaz gününde size içinizi ısıtacağını umduğum dost merhabalar yolluyorum sevgili okurlar. Bu hafta yağmur yağışıları afet oluşturacak kadar arttı. Gazetelerden hem ilimizden, hem ülkemizden su baskınları haberlerini okuyoruz. Kurak geçen bir kıştan sonra baş gösteren su sıkıntısına bir çözüm umudu gözüyle bu yağışlara sevindik. Biz bunu zaten istemiyor muyduk? Zaman şimdi o zamandır işte, diyemiyoruz. Çünkü ortalığı sel götürmesine rağmen İstanbul’daki  barajların doluluk oranı 1.5 cm artmış. Bu da toplam 60 günlük su rezervinin kaldığını gösteriyor. Allah her şeyin normalini versin. Kimsenin canı yanmasın diliyorum. Kışkışlığını, yazda yazlığını yaparsa hayat düzene girer.

Bu hafta şiirlerin arasına girmek istemiyorum. Anlamları ve kime yazıldıkları o kadar belli ki.. Fazla söze gerek yok sanırım.

*** ***

216
Fazladan neyim ben
Can kurtaran sirenleri mi
Yangınları söndüremeyen
İtfaiye erleri mi
Tut elimi göreceksin
Yüreğimin sana atışını
Parmak uçlarımda

 Aydın Göle
02 kasım 2002

*** ***

217
Neler yazdım beğenmedim de sildim
Sildim gamı kederi gönlümden de
Ümidin yelkenlerine rüzgâr oldum
Pupa yelken
Dalar giderim bir tebessümüne

 Aydın Göle
07 kasım 2002

*** ***

218
Delilendim
Deli delilendim de
Kör bıçaktım
Sevginle bilendim
Çürümüş ağaçtım
Yeni filizlendim de
Kasırgalara direndim
Zavallıydım
Seninle güçlendim

 Aydın Göle
08 kasım 2002

*** ***

219
Rüzgâr zalim yar zalim
Biri beni içerden dağıtır
Biri dışarıdan dağıtır
Konuşmaya hiç yok halim
Ne sesimi duyarlar
Ne halimi görürler
Kalpleri kış uykusunda

Aydın Göle
17 kasım 2002

*** ***

220
Mutluluk bana haram
Böyle vefasızı severken
Canım yanıyor kanıyor yaram
Tam seviliyorum derken
Ellerim böğrümde kaldı
Yapayalnızım beni anlayan yok

 Aydın Göle
17 kasım 2002

*** ***

221
Ya gir aklıma hiç çıkma
Ya çık aklımdan hiç girme
Böyle kararsız durma
Bu gemi yoksa kayalara çarpacak
Kaptan dümenim elinde
Göster hünerini kurtar fırtınadan
Ben suyun üstünde duruyorum halâ
Kırk yerimde yaram var,
Yorgun yolculuklardan.
Suyun üstündeyim, hem hiç batmadan
Güneş duramıyor benim kadar
Sulara gömülüyor her akşam
Bak gene akşam, gene güneş yok
Sen ışıklarımı yak kaptan
Gece korksun bizden
Biz yol alalım sevdalara

 Aydın Göle
17 kasım 2002

*** ***

222
Yaz bebeğim yaz
Kış ortasında hava yaz
Sevgimi suya değil
Kalbinin içine yaz
Suda silinir saniyede
Kalbe yazılanı ölüm bile silemez
Kalbinde sakla beni
Kırılmış vazodan saçılmış mimozayım
Darmadağın yerlerdeyim
Seni benden vazgeçirdiler ya
Seni benden kopardılar ya
Ben daldım sen çiçek
Sandım ömür böyle geçecek
Seni kopardılar benden
Baş düştü sanki, gövdeden
Gövdenin inadını görsen
Görsen inadını bebeğim
Gözlerin seni terk ederdi
Seni sevmeye bu kadar
Bu kadar niyetli
Ve bu kadar kararlı
Seni kopardılar benden
Baş düştü sanki, gövdeden
Bilmiyorlar günaha girdiler
Neden ama neden
Sekiz başlı ejder miyim
Seni sevmekten vazgeçer miyim
Bilmiyorlar günaha girdiler
Erken bahara aldanan zerdali ağacıyım
Bu yüzden zırdeli sevdalıyım
Aldanmışların, aldanmışlığının kavrukluğu
Yapraklanmama mani
Bilmiyorlar günaha girdiler
Yaz bebeğim yaz
Kış ortasında hava yaz
Sevgimi suya değil
Kalbinin içine yaz

Aydın Göle
20 kasım 2002
*** ***
223
Yangınıma yangın ekliyorsun
Ve sen bunu hiç bilmiyorsun
Arkanı dönüp gidiyorsun
Yangınıma yangın ekliyorsun

Aydın Göle
21 kasım 2002
*** ***
224
Dostlar
Acıma merhem
Derdime çare
Yarama ilaç
Olabilir misiniz
Depremlerimi Fırtınalarımı
Durdurabilir misiniz
Trafik polisi gibi

 Aydın Göle
20 kasım 2002
*** ***
225
Ne İsa kaldı ne Musa
Neron’da unutulurdu
Roma’yı yakmasa
Biz unutulalım
Sevdamız unutulmasa
Sevdamız bizim yalan sevdamız
Başımızı derde salan sevdamız
Kanlı izi yüreklerimizde

 Aydın Göle
20 kasım 2002
*** ***
58
Sevmek seni;
Gecenin aniden
Gündüz olmasıdır
Tam orta yerinde.
Yıldızların bir hizaya gelmesidir
İp gibi dizilmesidir
El pençe divan durmasıdır,
Emre amade.
Kadehte;
Buzların erimesidir yavaş yavaş
Dilin susuzluğunu dindiren.
Suretlerde resimlerin dillenmesidir
Gizli yeminleri hatırlatan.
O yeminler ki
Yarınlara gider unutulsa da
Sonsuzluğa bağlanır.
Ayaklara çiçeklin serilmesidir
En yabancı yollarda
Sevmek seni

 Aydın Göle
20 kasım 2002



İyi pazarlar sevgili okurlar. Buz gibi ayranlı, mis gibi çaylı, soğuk meyveli serin köşeler dilerim hepinize.


Yayın Tarihi08.06.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder