31 Mart 2016 Perşembe

ÜSTÜN DÖKMEN SÖZLERİNE BİR YAZI 4


Akademisyen, psikolog, yazar ve televizyon programcısı Üstün Dökmen’in seçme sözlerine yer verip, o sözleri kendimce yorumladığım veya açtığım yazı dizimize devam ediyorum

-Kendini öven insanlardan kaç.
İnsanoğlunun birbirinden ayrılmaz iki kötü huyu vardır. Biri yakınma (şikâyet), diğeri övünme. Edilgen (pasif) insan kusuru hep başkasında arar. Başarısızlığında da bahanelere sığınır. Her fırsatta bu duygularını, bu düşüncelerini kısır döngü halinde anlatır durur. Çünkü gerçeklerden kaçış yolunu böyle bulur. Böyle gönül rahatlığına erer. Gönül rahatlığını övünmeyle de kazanır. Övünme; becerisi, uğraşısı olmayanın ama zamanı çok olanın işidir. Birde böyleleri daha çok geçmişte yaşar. Öyle ya, bugün yaşanan andır ve herkesin gözü önündedir; kimse kül yutmaz. Gözlerden uzak, yarı unutulmuş bir geçmişin başrolünü bunun için oynar. Gerçekten övünülecek şeyler yapanlar övünmezler. Olgun ve gelişmiş insanda bilgi, kültür özümsenmiş, sindirilmiş, buna bağlı olarak tavır ve tutum kişiliğin aynası olmuştur. Kendini öven insan aç insandır. Övünmek kişilik açlığının sıradan işi gibi görünse de en uç noktasıdır. Bunun için kendini çokça övenden kaçınmak, hatta kaçmak gerekir.   

-Karşındakinin doğruyu söylediğini varsayma.
Esas olan insana güvenmektir. İnsanın mayasında iyilikte kötülükte vardır. Ona nasıl davranırsanız öyle tepki alırsınız. Bu ilk bebeklik anında bile böyledir. Geçenlerde bir araştırma sonuçlarının video görüntüleri yayınlanmıştı. Ufacık bebekler bile kötüyü itip, iyiye güzele yöneliyorlardı. İnsanın mayasındaki iyiliği veya kötülüğü, doğruculuğu yada yalancılığı aile ve toplum işler, bir yöne çeker. Çocuk bu çekilen yöne göre gelişme gösterir. Yetişkin insan artık ne yaparsa bilerek yapar. Bilerek suç işler, bilerek yalan söyler. Hele bir çıkarı söz konusu olan, dürüst olmayan kişiler, karşısındakini yanıltmak için yeminler ederek yalan söyler. İşin içine başkalarınca masum görünümlü yalanlarda sokulabilir. Onun için söylenenin doğruluğunu onaylatmak şarttır.

-Kendine saygını yitirmene neden olacak hiçbir şey yapma.
İnsan herkese yalan söyleyebilir, kendine söyleyemez. Yalan söyleyebilmek için karşıdakinin hiçbir şey bilmiyor yada çok az şey biliyor olması gerekir. Yoksa o anlatılan şeyin yalan olduğu anlaşılır. Daha ikinci cümlede yalanını çarparlar adamın suratına. Yalan söyleyen anlatacağı olayın veya durumun biliniyor olması durumunda bile yanlış bilindiğini iddia eder. Bu iddiasını kanıtlama çabasıyla gerçeğin bir bölümünü gizler, gizleyemezse bir yanından eğip büker. Böylelikle gerçeği çarpıtmış olur. Bunu yaparken kesinlikle renk vermez. Gelgelelim kendisine bunu yapamaz. Gerçeğin her yönünü en ince ayrıntısına kadar bildiği için vicdanını köreltmemişse kendini kandıramaz. Yalan en başta olmak üzere, insanın kendine saygısını yitirmemesi için ahlak dışı davranışlardan uzak durması gerekir. İyi ve güzel ahlakın içi geleneklere veya yaşanan çağa uygun ne varsa onlarla doldurulabilir. Onun tersinin yapılmaması öz saygının korunması için şarttır. 

-Sorunun olduğunda insanlar zaman ayırıp seni dinliyorsa onların öğütlerini göz ardı etme.
Bu devirde birini dinleyen insanı bulmak zordur. Dost veya arkadaş sohbetlerini izleyince açıkça kimsenin kimseyi dinlemediği görülür. Hele sorunu olanı neredeyse kimse dinlemiyor artık. Kimse başkası için üzülmek istemiyor. Üzüm üzüme baka baka kararır misali bende itiraf edeyim ki böyle davranmaya başladım. Kendimi sıkı denetlediğim bir konudur, hiçbir şey yapamasam bile karşımdakini dinlerim oysa. Çağın vebası ilgisizlik, duyarsızlık kime bulaşmadı ki..  yaşadığımız yoğun tempo, ülkemizin içinde bulunduğu durum bizi iyice örseledi. Gelişmiş ülkelerde de durum bundan farklı değildir. Herkes tek kişilik oyun oynuyor hayat denen bu sahnede. Hazları da, tatsızlıkları da; umutları da, umutsuzlukları da; mutlulukları da, mutsuzlukları da tek başına yaşıyor. Derdimizi, tasamızı anlatabileceğimiz bir arkadaşa, bir eşe, bir dosta sahip olmak büyük şanstır. Özellikle zaman ayırıp dinleyeni altın değerinde tutmak gerek. O değerde insanınız varsa onun öğütleri de, önerileri de dikkate alınmalıdır. Çünkü sizi dinleyen sizi seviyor ve düşünüyordur, size kötülük gelsin istemez.   


DEVAM EDECEK


Yayın Tarihi: 28.03.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder