31 Ekim 2015 Cumartesi

İNSANSI HER ŞEY BİR KÜLTÜR ÜRÜNÜDÜR 4






Bu dördüncü yazıyla toplumsal kültürümüzün bir parçası olan içki içme kültürünü anlattığım yazı dizimizle içkiye methiyeler düzmek amacında değilim. İçkiyle başı hoş olmayan bir Yeşilaycı olarak bir gerçeğe sadece ışık tutmak istiyorum, o kadar. Yabancılardaki ayak üstü içme, azar azar, tadımlık, sık sık içme alışkanlığının tersine bir içki geleneğimizin olduğunu göstermek niyetim. Sanıldığının aksine Türk içki geleneği mesleki veya sosyal bir toplantı amacı taşıyabilir, ikili bir görüşme bir hasret bitirme niyetini içerebilir, bir başarı kutlaması veya bir başarısızlık tesellisi amacını güdebilir. Hatta bir sorun çözme görüşmesi gibi ciddi konuları kapsayabilir. Kuru kuruya içilmez, ille sofra gerektirir. Tek kişilik içme faslı bile mütevazide olsa sofrasız olmaz. Türk içki kültürü debdebeli bir sofra gerektiren ve ona bağlı olarak kuralları olan kültürdür. Bize has içki olan rakıyı içmenin kurallarını anlattığımız yazımıza devam ediyoruz.
...

11. “Hey!”, “hişt!”, “pişt!” gibi ünlemler kullanılmaz.
Argo dedikse de seslenme ünlemlerindeki saygısız argolardan söz etmedik. Bir kişinin adı bilinmiyorsa ona seslenmenin daha uygun biçimleri kullanılabilir.

12. Memleketi herkes meşrebine göre kurtarır karışılmaz.
Kimsenin siyasi görüşüne karışılmaz. Herkesin kendine göre kurtuluş reçetesi vardır. Herkes ülkesini kurtarmaya hazırdır, içki sofrasında buna tepki verilmez.

13. Yemek yenilmez.
Çilingir sofrası denen içki sofrasında yemek yenilmez. Ağzı tatlandırmakla birlikte alkolün etkisini hem azaltmak, hem uzatmak için yiyecekler hazırlanır.

14. Meze tırtıklanır, karın doyurulmaz.
Ufak parçacıklarla içkinin altını doldurmak için meze denen içki yemeği yenir. Amaç karın doyurmak değildir.

15. Şalgam suyu, soda, ayran, çay yanına konabilir, içine konmaz.
İçkinin yanına her türlü soğuk-sıcak içecek alınır. Alınan her içecek alkolün etkisini azaltır. Yalnız bu içecekler rakının içine su hariç konmaz. Su konunca anasonun rengi ortaya çıkarak rakı ayran görüntüsünü alır. Anasonun görüntü ve kokusunu sevmeyenler rakıyı sek içer. Sek içtikten sonra su, şalgam suyu, soda veya ayran içilir.

16. Kafaya vurup “lölölö!” demek gibi zevzek şakalar yapılmaz.
Şakalar rakı masalarının vazgeçilmezlerindendir. Fakat küçük şakalar yapılır. Algı düzeyi çok düşük şakalar olduğu gibi ağır şakalarda yapılmaz.

17. Masada kitap, dergi, hele laptop asla bulunmaz.
İçki masalarında amaç içki içmektir. Hiçbir yan konunun içki masasında yeri yoktur.

18. Zeki Müren de, Giuseppe Verdi de dinlenir;
Müzikte içki masalarının önemli figürüdür. İçki içenlerin kültür düzeyi dinlenecek müziği belirler. Bana sorarsanız içki sofralarının müziği Türk Sanat Müziğidir. 1940-1970 arasının besteleri tercih edilmelidir.

19. Varsa müzik duyulacak kadar açılır bağırtılmaz.
Müziğin hüznünde kaybolmamak, yada masanın ahengini bozmamak için konuşulanları duymaya engel olmayacak düzeyde ses açılmalıdır. Çilingir sofrası gazino ve düğün sofrası
Değildir.

20. Hüzün de neşe de eksik olmaz.
Kahkaha gözyaşının kardeşidir. Gülerken ağlanabilir, ağlarken gülünebilir. İçki sofrasında da hüzün ve neşenin olması çok doğaldır. Çünkü hayatın nabzı ordada atıyor. Üstelik daha da duyarlı olarak... 

21. Masada ağlanmaz.
İçki masasında ağlanmaz. Ağlayana çocuk musun sen denir. Sulu gözlere yer yoktur. Acımasızlara da vicdansızlara da o sofrada yer yoktur. 

22. Ağlayan çıkarsa konu değiştirilir, avutulmaz.
Ağlayanın seviyesine inip nedenini sorduğunuzu bir düşünsenize... o kafayla yakınmalar biter mi? İşin yoksa avutmaya çalış.




DEVAM EDECEK


Yayın Tarihi: 16.10.2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder