29 Şubat 2016 Pazartesi

O SENİN ELİNDE



Bu sıralar ağzıma bir bilgedir dolandı. İlk duyuşta bilgili adam anlamını çağrıştırsa da biraz
altı kazındığında bilgiden daha derin anlamlar taşıdığı ortaya çıkıyor. Tek başına bilgi
kimsenin yararına değildir. Bir bilginin değerli olması için, insan öncelikli ahlak süzgeci,
kıyas ve yargı şarttır. Ayrıca bilgi sahibinin, şimdinin moda deyişiyle bilgiyi içselleştirmiş,
benim sevdiğim biçimiyle söylersek özümsemiş olması kişiliğinin törpülenmesini, bilgiyle
kişinin bir bütün olmasını sağlamış olur. Böyle kişiler yarışmaz, yarıştırmaz, dinginlik ve
huzur içinde doğaya uyuma önem verirler. Dışarıdan bakıldığında edilgin (pasif) görünselerde
hayatı öyle kucaklarlar ki, bu hiçbir edilgenin yapamayacağı şeydir. Önerileri, örnekleri ve
barışsever tutumları öyle kolay edinilir şey değildir. Belli ki uzun yılların birikimidir bunlar.  
Son iki yazımda seçtiğim konuya uygun gördüğüm bilgelerden örnek hikâyeler aktarmıştım.
Bugünde böyle bir hikâye sunuyorum.
*
Bir bilge, insana huzur veren ses ve tonda ne sorulursa sorulsun ikna edici cevabı bekletmez,
geciktirmeden verirmiş. Bütün bilenlerin ille düşmanı olur. Bizim bilgeden hoşlanmayanda
varmış tabi. İçlerinden biri hoşlanmak şöyle dursun hiç çekemez, bilgenin açığını yakalamak
için hep bir fırsat kollarmış.
Bir gün çevresindekilere kendinden emin bir tavırla şöyle demiş:
- Ona soracağım soruyu bilmesi imkânsız.
Çevresindekiler ne soracağını merak etmişler, soruyu söylemesini istemişler.
Haset adam ısrarlar karşısında kendini bulunmaz Hint kumaşı sanmış, tavus kuşu gibi şişmiş
de şişmiş.
Sonunda kerpedenle söküp alıyorlarmış gibi nazlanarak sorusunu ve yapacağı şeyi anlatmış.
- “Elimde bir kelebek var, ölü mü diri mi” diye soracağım...
“Eğer diri derse, elimi sıkıp öldüreceğim.
Ölü derse de, elimi açıp bırakacağım uçup gidecek.”

Onu dinleyenler soruyu beğenmişler. Onlarda bilgenin cevap veremeyeceğini düşünmüşler.
Kalkmışlar birlikte bilgenin yanına gitmişler. Bilgeye bir soru soracağını söylemiş haset
adam.
Bilge ne soracağını merak etmemiş bile. Adamın surat ifadesinden nasıl bir duyguyla soru
soracağını anlamış. Genede “buyur, sor” demiş adama.
Adam cevap alamayacağından emin bir tavırla sormuş:
- Elimde bir kelebek var, o kelebek ölü mü diri mi?
Bilge her zaman olduğu gibi cevabı hiç bekletmeden söylemiş;
- O SENİN ELİNDE !
*
Bilgelerin zekâ ve bilgiyle amaca uygun cevap vereceğini düşünemeyen, kendisini ele
verecek yüz mimik ve davranışlar gösterirler. Akıllarında bilgenin doğruluğu ve dürüstlüğüne
bağlı ahlakı yer almadığı için her zaman yanılırlar.


Yayın Tarihi03.02.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder