30 Haziran 2013 Pazar

YENİ YAŞAM TARZI


Sanayileşmeyle birlikte çalışma alanları topraktan fabrikalara kayınca kentler önem kazandı.  Toprağın makineyle işlenmeye başlaması da köyden kaçışı hızlandırdı. Daha önce kentler yönetim erkinin toplandığı, kültür ve sanat merkeziyken bu özelliğine ticaret merkezleri olma özellikleri katıldı.

Kent soylu kavramı varlığını sürdürse bile dış mahallelerine yerleşerek kenti büyütüp kent hizmetinden faydalanan köylüler taşralı kültürünü kente taşıdılar. Evvelden büyük kentlere gidenler geldikleri yere döndüklerinde büyük kentin kendilerine kattığı sosyo kültürel farklılıkla hemen fark edilir ve çevreden büyük itibar görürlerdi. Ülkemizde köylerden kentlere göçlerle kentler bu özelliklerini yitirerek kocaman birer köy oldular. Arık kent merkezlerinde bir apartman dairesinde yaşamak zenginlik göstergesi değil, tam tersine fakirlik göstergesidir. Gelir durumu biraz daha iyi olanlar kent dışında kurulan uydu kentlerdeki villalarda veya çok daha lüks dairelerde oturuyorlar.

Kentlerde ticaretin ve sanayi üretiminin toplandığı ilk zamanlarda mahalle bakkalları, mahalle terzileri, semt kasapları, semt ayakkabıcıları, saatçileri, değirmencileri, nalbantları, iğnecileri vardı. 1940 yılından sonra Amerika da sanayileşmenin sonucunda başlayan marketleşmeyle daha sonra Avrupa da, ülkemizde 1960 yılından itibaren  başlayan sanayi hamlemizle birlikte, 1980 yılından sonra hızlanan yabancılara satışla bu mesleklerin ortadan kalkması kentliliğin göstergesiydi. Bu dönem kentliliğin, gelir açısından bireysel kazançları en çok arttırdığı dönemdi. Dönemin ortalarında (yuppilik dönemi) zenginliğin şımarıklık olarak gösterilmesi doğal karşılandı, lüks tüketim en büyük değer kabul edildi. Hem ülkemizde hem dünyada çevre felaketlerinin yaşanması sonucu yuppilik olarak adlandırılan bu dönem sona erdi.

Şimdi tersine bir gelişme ucunu göstermeye başladı. Japonya, mesleği olan ve işlerinde başarılı insanların yaşama biçimini değiştirip köy hayatı yaşamak ve toprak üretiminde bulunmak isteyenlerini destekleme kararı aldı. Bu tarımda küçük üreticiyi desteklemek demektir. Sormadan edemiyorum, neden? Neden büyük toprak sahibi değilde, küçük üretici? Neden köylü değilde hayat tarzını değiştirmek isteyen kentli? Kentlinin marketlerden yaptığı alış verişlerle yediklerinden tat alamadığı için, organik üretimi yapacağı mı düşünülüyor? Kaliteli yemek yeme giderek azaldığı için, ticaretin insanı yok etmesine izin vermemek mi hedefleniyor? Bu kalite sadece ürünler için mi geçerli, hizmet biçimiyle ilgisi yok mu?
Alıcı ile üretici-satıcı birebir, yüz yüze ilişki kurmasının unutulan toplum ilşkisini yeniden canlandırmak kentsel dönüşümün bir parçası. Japonya’nın Osaka kentinde kaliteli ve sağlılklı ürünleri satışa sunan küçük dükkanların açılması destekleniyormuş. Alış veriş merkezlerine eskisi gibi hoş bakılmıyormuş artık.

Sadece bu konuda değil, her alanda bir değişiklik ihtiyacı var. Yayın dünyası umulmadık sürprizlerle karşılaşınca durumun  farkına varıyor. Amerika da dergi dünyasının ödülleri dağıtılmış. Sırt Çantası (Backpack) adlı dergi, Amarikan dergiciliğin önemli ismi, kaliteli içeriği ile şöhretli New Yorker kadar ödül alınca yayın yönetmeni çok şaşırmış. Sırt çantası dergisinin tabiatın keyfini çıkartmaktan söz etmesi, açık havada kaliteli dolaşmanın yöntemlerini araması satışının artmasına ve ödülleri kazanmasına en büyük sebep olduğu fikrinde herkes.

Bu artık kent köy olgusunun doğanın lehine değişme işaretimidir acaba? Biz henüz gelişmiş batı ülkeleri kadar olmasada çağın hastalığına yakalanmış durumdayız. Bu değişim bizim içinde gerekli.
Ben şu terminatörleri ve onların dünyasını hiç sevmemiştim zaten. Daha önce makineyle tanışan köylüler kadar, kırsal yaşamı da bilen kültürlü kentlilerde olacak artık.

Mahalle bakkalım geri gelsin, terzimle arkadaşlığım devam etsin isterim. Ben konfeksiyondan giyinirken yuppiler zaten butiklerden yada özel modacılarından giyiniyorlardı. Bende bu haklarımı geri istiyorum.



                                                                                                                                      17.06.13
 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder