31 Ocak 2016 Pazar

DÜNYADA VE ÜLKEMİZDE GAZETE 2


Dünyada ve ülkemizde gazetenin tarihini incelediğimiz yazı dizimize devam ediyoruz.

Zamanla gazeteler haber verme amacı dışınada çıktılar. Politikacılar, düşünürler, kimi yazarlar fikirlerini yazmaya başladıklarında nerdeyse 18. yüzyıla girilmişti.
1663 yılında  İngiltere’de böyle bir gazete çıkıyordu. Haber sağlama imkânları ağır işlediği için gazete ancak haftada bir yayınlanıyordu. İlk Amerikan gazetesi Boston’da 1690 yılında yayınlanmaya başladı. Sömürge hükümeti gazetenin yayınlanmasını yasakladı. Bunun üzerine Benjamin Franklin “Pennsytvania Gazetesi” adında bir gazete çıkardı. Gazetenin ömrü (1729 yılından 1765 yılına kadar) 36 yıl sürmüştü. Sömürgelerin iki gazetesi oldu fakat Amerikan İhtilaline gelindiğinde bu sayı 37’ye ulaşmıştı.

İlk Türkçe gazeteyse “Vekdyi-i Mirsiye” adıyla Kahire’de 1828 yılında yayınlanmıştır. Günümüze kadar gelen ve dünyanın en önemli gazetesi kabul edilen en eski gazete 1785 yılında Londra’da yayına başlayan “The Times” gazetesidir.

Bu tarihsel süreçlerine rastladığımız gazetenin haber, bilgi, bulmaca ve reklam bölümlerinden oluştuğunu, düşük kalite kâğıtla ucuz maliyeti hedeflediğini görüyoruz. Basımı ve dağıtımı ile başlı başına bir sektör oluşturan gazetenin yukarıda da gördüğümüz gibi asıl hedefi haber vermek olmakla birlikte özel konulara ayrılmış günlük, haftalık, yada aylık yayınlanmaktadır. 
Gazeteler yayım saatine göre sabah gazetesi, akşam gazetesi; veya konulara göre Spor, din, magazin, kültür, ekonomi, siyaset gibi; bölgelere yada dağıtıldığı alana göre ulusal ve yerel olarak sınıflandırılmaktadırlar.

İletişim çağını başlatan internet ve bilgisayar sayesinde gazete basımında devrim yaşanmıştır.  Telefon icat edilip yaygınlaşana kadar muhabirlerin gazeteye postayla veya bizzat giderek ulaştırdıkları haberler telefonla dikte ettirilerek kaleme alınır oldu. Sonraları teleks ve fakslar devreye girdi. Bu yolla haber ulaştırmakta internet ağının hızla yayılmasıyla çok kısa sürede aşıldı. Şimdi haberler yazılı veya görsel olarak muhabirler aracılığıyla terminallerce gazete ana bilgisayarında biriktiriliyor. İnsan eli değmeden bilgisayardan fotodizgiye aktarılan haberler ve yazılar filme alınıyor. Buradan film baskıyla basıma geçiliyor. Resim ve fotoğraflar renkleri ayrıştırabilen laser ile eloktronik taramadan geçirilme imkânı doğunca çalışan işçi sayısı düşmüş, böylelikle gazete basım maliyetleri azalmıştır. Ayrıca film baskıların gazetelerin başka illerdeki matbaalarına ulaşmasıda zaman ve maliyet harcamalarını en aza indirdiği kadar, dağıtım güçlülüklerinide ortadan kaldırmıştır.   

Gazeteler 20. yüzyılın teknolojik gelişmesiyle satış rekorları kırmaya doyamazken, önce televizyonla rekabet etmiş, son 25 yılda da internetin cep telefonlarına kadar girmesiyle internetin hızına yetişememiş, internetle rekabet edememiştir. Bu yüzden boylarında değişikliğe gitmiştir.

Şimdiye kadar basılan gazetelerin boyut ve özellikleri şöyledir:

* Büyük boy: 578 mm x 380 mm: Bilgi birikimi olup uzmanlık sahibi kişilerin okuduğu özel konuları işleyen kültürel gazete boyutudur.

* Tabloid: 380 mm x 300 mm: The Sun, New York Post gazetelerine benzer, ünlülerin eğlence hayatını konu edinen, ses getirecek çarpıcı, kimi zaman İtalyanların asparagas dedikleri masa başında uydurulan haberlere yer veren, halka hitap eden gazetelerdir. Bunlarda haber yazısı fotoğrafı tamamlar, fotoğraf haberi değil. Kısaca görsel yanı ağır basan gazetelerdir. 1970’lerde ülkemizde çıkan, en çok satan listesinde yayınlandığı ilk zamanlarda birinciliği kaptırmayan ilk ofset gazete olan Günaydın gazetesi böyle bir gazeteydi. Bu tip gazeteler cahil halkı yüzeysel olarak bilgilendirir.   

* Berliner veya Midi: 470 mm x 315 mm: Bu boyda gazeteleri genellikle Avrupa’da görmekteyiz. Fransız Le Monde, İtalyan La Stampa bu boyda basılan gazetelerdir. İnternet ve TV yayıncılığı karşısında kan kaybı durmayan önemli oranda reklam gelirleri azalırken baskı giderleri artan ünlü büyük boy gazeteler orta boyutta yayınlanmaya başlamıştır. 12 Eylül 2005 tarihinde ünlü İngiliz gazetesi The Guardian orta boyuta geçmiştir. Belçika'da De Standaard ve İsviçre’den Fluck gibi ciddi içerikli gazetelerin satış kayıplarına bağlı gider sorununu çözmek amacıyla küçük (tabloid) boyuta geçerek başarılı olmaları ülkemizde de tartışılmış hatta Radikal gazetesinin bu boyda yayımlanması gündemimize konu olmuştur.




DEVAM EDECEK




Yayın Tarihi: 18.01.16

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder