“Geçmişi çok daha eskilere
gitmesine rağmen “Gazete” 20. yy’ın en yaygın haber organıydı. (...) Bugün okur
yazar sayısının ve eğitim seviyesinin artmasına rağmen gazete asıl amacının
dışında kullanılmaktadır dersem şaka yapma dersiniz.” diyerek başladığımız ve “Peki
öyleyse şunlardan bir veya birkaçını yapmayan kaç kişi var?” diyerek sorduğumuz
soruya örnek cevaplarla yazı dizimize devam ediyoruz.
10:
Eskiden kapkacak yıkanıp
temizlendikten sonra mutfak raflarında gazetelerde sıkça değişirdi. Onun üstüne
tabak tencere dizilirdi. Siz hiç “Mutfak
rafı örtüsü” gazete görmediniz mi?
11:
En azından ölümlü kazalarda
görevliler gelene kadar yerlerinden oynatılmayan ölülerin üstünün gazetelerle
örtüldüğünü televizyonlarda görmüş olmalısınız. “Kazalarda ceset örtüsü”
gazetedir.
12:
Çarşı Pazar alış verişlerinde, şık
ürünler haricinde gazete “Paketleme
kağıdı”dır.
13:
İçki içenlerin garip bir
tedirginlikleri vardır. Onlar içtiklerini saklarlar. Ama biz onların şişe
olduklarını fark eder ve içki taşındığına hükmederiz. Yanılmaz mıyız?
Yanılabiliriz de. Nitekim babam kola getirse sardırırdı. Leke çıkarmak için
getirdiği benzin de sarılı gelirdi. Sobayı yakmak için alınan gazıda sarardı
kimileri. Biz genede gazetenin özellikle “Bira
ve Rakı sarma” kağıdı olduğunu söyleyelim.
14:
Bir yerden bir yere taşınırken en
büyük derdimiz kırılacak eşyalardır. Cam eşyalarda çok narindir, sarsılmaya
gelmez. Bir karton kutuya dizilmek, etraflarının gazeteyle sarılması yetmez,
içleride gazeteyle doldurulur. Bu bakımdan en iyi “Kırılacak eşya sarma” malzemesi gazetelerdir.
15:
Kim sevmez kuru fasulyeyi?
Kokusunu duyduğum anda mest olurum. Kimi mantı, kimi kebaplar, kimi börek milli
yiyeceğimizdir dese bile hiç kuşkum yok, herkes ittifakla fasulye milli
yiyeceğimizdir der. Proteincede çok zengin olan bu yiyeceğimiz posalı oluşuyla
ayrı öneme sahip. Birde pilav üstünde düşünsenize onu, kim bayılmaz ki? Sağ
gösterip sol vuran boksör gibi oldum ama pilav demlenirken tencerenin üstüne ne
konur? Gazete tabii. “Pilav pişirme”
konusunda gazete buharın yok olmasını önleyerek, önemli bir kısmınıda emerek
kıvamı sağlayan araçtır.
16:
Hayvan sever bir millettik,
şimdikiler gibi pek göstermezdik. Evimizi kentimizi hayvanlarla paylaşırdık
biz. Şimdikiler gibi sadece köpekçi, sadece kedici değildik. Yiyeceklerimizden
onlara bir pay ayırırdık. Eski evlerin ille arka bahçesi vardı. Arka bahçede
kuşlar bile düşünülür, bir kap su, kırıntılardan oluşan yiyecekler
güvercinliklere konurdu. Şimdi büyüyen evimizle küçülen çevremiz sonucu içeri
tıkılınca her şey için, daha çok yalnızlığımızı (bu kadar kolay boşanma, bu
kadar bencillik sonucu başka ne olur ki?) gidermek için kedi köpek ve kuşları
da içeri tıktık. Özellikle evlerdeki kafes hayvanlarının temizliği sağlığımız
için çok önemli. Kafesler temizlendikten sonra “Kuş kafesi altlığı” olarakta gazeteler kullanılır.
17:
Eskiden öyle fakirlik vardı ki,
bir odada oturulur, öteki oda boş olurdu. Boş odanın camında perdede olmazdı.
Bu durumda içerisi görünmesin diye camlara gazete bantlanarak yapıştırılır
böylece gazete “Perdesiz camlara perde”
olurdu. Şimdi olmaz mı? Kim bilir, belki oluyordur. Eskiden ayrıca kışa girerken
ahşap olan kapı ve pencere camıyla çerçeve arasındaki boşluklar un ve suyla
yapılan bir tutkalla gazete yapıştırılarak kapatılır evlerin içine rüzgârın
girmesi önlenirdi.
18:
Artık otomobili olmayan yok
neredeyse. Kimilerinde birden fazlası var. Benim mahallemde bir evde 3 araç
bilirim. Akşamları herkes evine geldiğinde yollar park etmiş araçlarla doluyor.
Hafta sonları araçların temizlik günü. Araç temizliğinin ardından herkes bu
temizliğin biraz sürmesi için gazeteleri “Araçta
paspas” yapar bilirsiniz.
Yayın Tarihi: 11.01.16
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder